Düşürülen Başkan Güler kitabını tanıttı

2009 yerel seçimleri ile Gemlik Belediye Başkanı olan Fatih Mehmet Güler, seçildikten 23 ay sonra görevden alınmasının ardından yaşadıklarını kaleme aldığı “Başkan Düşürüldü” kitabının önceki gün Karacabey’de tanıtımını gerçekleştirdi.
Gemlik eski Belediye Başkanı Fatih Mehmet Güler, “FETÖ-PDY’nin Belediye İşgali – Başkan Düşürüldü” isimli kitabını Karacabey CHP İlçe Binası’nda imza töreniyle tanıttı.
08.03.2011 tarihinde İçişleri Bakanlığı tarafından hukuksuz olarak görevden alındığını ve FETÖ-PDY tarafından koltuğunun işgal edildiğini belirten Güler, CHP’lilerle bir araya geldiği toplantıda başından geçenleri anlattığı kitabı hakkında bilgilendirmelerde bulundu.
Murat Tanrıverdi başkanlığındaki CHP İlçe yönetimi ve çok sayıda partilinin yoğun ilgi gösterdiği ‘İmza Günü’nde yaşadıklarını anlatan Fatih Mehmet Güler, “Kendim için yazar diyemem ama şöyle tanımlayabilirim; haksızlığa uğrayan, kendisine söz hakkı verilmeyen, bu sefer de çareyi yazmakta bulan, derdini anlatmaya çalışan bir garip adamım” dedi. Hakkında yargısız infaz yapıldığını, iftiralar atıldığını ve gerçekleri kimsenin sormadığını belirten Güler, 2011 yılından beri yaşadıklarını, altı aylık bir harmanı okuyucularına sunduğunu belirtti.
Seçimleri kazandıktan 23 ay sonra hakkındaki soruşturmaların gerekçe gösterilerek görevden alındığını fakat Gemlik’teki rant çarkına çomak soktuğunu bunun da başkanvekilliği seçimlerine sebep olduğunu söyleyen Fatih Mehmet Güler, “15 Temmuz’dan sonra kendisini görevden aldıran savcıların, dönemin Gemlik Kaymakamı’nın ve Bursa Valisi’nin de FETÖ üyesi olmaktan tutuklandığını söyledi.
“Ben hiç tutuklanmadım, gözaltına dahi alınmadım. Yargılama sonucunda hiç ceza da almadım. Aksine sonuçlanan bütün davalardan beraat ettim.” diyerek sözlerine başlayan Fatih Mehmet Güler, yaşadıklarını şu sözlerle özetledi: “29 Mart 2009 tarihinde CHP’nin adayı olarak katıldığım yerel seçimler sonucunda halkın oyu ile Gemlik Belediye Başkanı seçildim. Ne var ki; 23 ay sonra hakkımdaki soruşturmalar gerekçe gösterilerek (aslında Gemlik’te dönen rant çarkına çomak soktuğum için) Gemlik Belediye Başkanlığı görevinden alındım. Görev süremin sonuna kadar da görevden uzakta tutuldum. Yerime; yapılan Başkan Vekilliği seçimleri sonrasında, Cemaate yakın AKP’li Belediye Meclis üyesi, diğer partilerden belediye meclis üyesi transfer ederek belediye başkanvekili seçildi, Belediye Başkanlığı koltuğuna oturdu. Görev süremin sonuna kadar da o koltukta kaldı. Belediye Başkan Vekilliği seçimlerindeki yapılan ahlaksızlıklar ve seçilmiş Belediye Başkanının görevden alınması sırasında yapılan haksızlık ve hukuksuzluklar unutuldu, unutturuldu.
Birkaç kişi ile birlikte görevden alınmamın hukuksuz olduğunu önce Gemlik’ten Bursa’ya yürüyerek, sonra da Gemlik’ten Ankara’ya bisikletle giderek dile getirmeye çalıştım. Bu süreçte, CHP suskun kaldı, partimden (bazı partili dostlarım hariç) hiç destek alamadım. Bu suskunluk ve aymazlık, sanki suçluymuşum, sanki görevden alınmam olağanmış algısı yaratıyordu. Vatandaş, “Başkan bir şey yaptı ki, partisi dahi sahip çıkmıyor” diye düşünüyordu. Beni en çok yaralayan da buydu.”
Güler, şöyle devam etti: “Aradan 5 yıl geçti. Önce; Cemaate yakın AKP’li Meclis Üyesinin Belediye Başkan Vekili olarak, 3 yıl süresince, hukuksuzca koltuğu işgal ettiği Danıştay kararı ile tespit edildi. Sonra da; Danıştay ve yerel mahkeme kararlarıyla Belediye Başkanlığı görevinden hukuksuzca uzakta tutulduğumu tescil etti. Yani; seçilmiş Belediye Başkanı olan şahsım, hiç tutuklanmamış, hiç gözaltına dahi alınmamış, Yargılama sonucunda hiç bir ceza da almamış, aksine sonuçlanan bütün davalardan beraat etmiş olmasına rağmen 3 yıl süresince görevden uzakta tutulmuş, sonrasında, AKP’li bir meclis üyesi 3 yıl süresince hukuksuzca Belediye Başkanlığı koltuğunu işgal etmişti. Yani; Belediye Başkanlığı koltuğundan CHP indirilmiş, o koltuğa AKP kondurulmuştu.
Yani; Gemlik halkının sandıktan çıkan iradesi indirilmiş, yerine kirli pazarlıklar, ahlaksızca planlanan oyunlar ve sağlanan menfaatler sonucu bir meclis üyesi geçmişti. Sandık demokrasinin namusudur diyenler, Gemlik’te demokrasinin namusunu kirletti. Bize darbe yapıldı diye veryansın edenler, darbenin kralını yaptı. Sandıkla gelen sandıkla gider diyenler, sandıkla geleni darbe ile gönderdi” ifadelerini kullandı.
Fatih Mehmet Güler 15 Temmuz’daki FETÖ’nün hain darbe girişimine de değinerek sözlerini şöyle tamamladı: “Derken 15 Temmuz’da darbe girişimi gerçekleşti. Görevden uzaklaştırılmama gerekçe gösterilen soruşturmaları başlatan ve bu soruşturmaların selameti için (!) görevden uzaklaştırılmamı isteyen Savcı Serkan Nogay, onu bu göreve atayan Başsavcı Zekeriya Bayazıt, soruşturmalar sonrasında hazırlanan fezlekeleri Bursa Adliyesi’nde iddianameye dönüştüren Savcı Nurettin Canata, FETÖ/PDY yapılanması içinde yer aldığı gerekçesiyle tutuklandı.
Yine, görevden uzaklaştırılmam yönünde görüş veren dönemin Gemlik Kaymakamı Bilal Çelik ile dönemin Bursa Valisi Şahabettin Harput da, FETÖ/PDY yapılanması içinde yer aldığı gerekçesiyle tutuklandı. Ancak, ne hikmetse bu haksızlığı, hukuksuzluğu, vicdansızlığı, ahlaksızlığı yapanların içinde olan siyasilere şu ana kadar dokunulmadı. Ben halen daha haysiyet cellatlarına karşı hukuk, demokrasi ve onur mücadelesi vermeye devam ediyorum. Bu mücadeleyi sonuna kadar da sürdüreceğim. Bu mücadeleyi sadece kendim için değil, bana oy veren her Gemlikli için, çocuklarım için yapacağım.”

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.