Dil giderse…

 Mardin Bağımsız Milletvekili ve DTK Genel Başkanı Ahmet Türk yaptığı konuşmada ‘’Eğer dil kaybolursa diğer birlikteliği sağlayan konularda büyük sıkıntılar yaşanır. Bugün Kürt dili ile eğitim yapmak istiyoruz. Kürt dilinin eğitim ve siyaset dili olmasını ve resmi olmasını istiyoruz. Yaşamın her alanında dilimizi kullanmak istiyoruz’’ dedi.(*)

Bakınız Milletvekili Türk ne kadar güzel söylüyor. ‘’Eğer dil kaybolursa diğer birlikteliği sağlayan konularda büyük sıkıntılar yaşanır.’’ Demek ki Türkiye Cumhuriyetini parçalamanın yolu bu tür ‘’çok dillilik’’ taleplerinden geçiyor. Kaldı ki Anayasamızın değiştirilmesi bile teklif edilemeyecek 3. Maddesi ‘’Türkiye Devleti, ülkesi ve milletiyle bölünmez bir bütündür. Dili Türkçedir.’’ demektedir. Yine Anayasamızın Eğitim ve Öğretim Hak ve Ödevlerini düzenleyen 42. Maddesi ‘’Eğitim ve öğretim, Atatürk ilkeleri ve inkılâpları doğrultusunda, çağdaş bilim ve eğitim esaslarına göre, Devletin gözetim ve denetimi altında yapılır. Bu esaslara aykırı eğitim ve öğretim yerleri açılamaz. Türkçeden başka hiçbir dil, eğitim ve öğretim kurumlarında Türk vatandaşlarına ana dilleri olarak okutulamaz ve öğretilemez.’’ demektedir.

17 Şubat 2012 tarihinde Batman Emniyet Müdürlüğü Toplum Destekli Büro polisleriyle birlikte Batman’da kalan Vanlı öğrencilerin katkılarıyla ‘’Sarsılan yüreğim için haydi uzat elini’’ projesi kapsamında müzik dinletisi ve skeçten oluşan bir program hazırlıyor. Programı izlemek üzere salona gelen Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, kadın polis memuru tarafından Kürtçe konuşma ile karşılanıyor. Türkiye Cumhuriyeti Devleti Valisinin, Emniyet Müdürünün, Milli Eğitim Müdürünün, Üniversite Rektörünün, Başsavcısının katıldığı toplantıda Maliye Bakanı da konuşmasına Kürtçe başlıyor.(**) Demek ki bu kadar resmi görevli Devlet erkânının katıldığı bir toplantıda Kürtçe fiilen resmiyet kazanıyor.

Amerika’nın 2003 yılında Irak’ı işgaliyle başlayan böl-parçala-yönet (ya da diğer adıyla BOP) modeli bakın ne kadar güzel uygulanıyor. Irak parçalanmıştır. Bu gün Irak’ta yaşayan Türkmenlerin ve Arapların akibetinin ne olduğunu bileniniz varsa buyursun anlatsın. Varsa yoksa Barzani, Talabani. Suriye’nin parçalanmaya başlanması ise 2011 yılının sonuna doğru gerçekleşmiştir. Sırada İran var. Arkasından Amerika’nın parçalayacağı 4. hedefi varın siz tahmin edin. Hadi size küçük bir ipucu vereyim. Kürtlerin yaşam coğrafyası: Irak, Suriye, İran ve Türkiye.

Yeni Anayasa tartışmalarının altında ne yattığını görmemek biraz fazla safdillik olacaktır. Yukarıda bahsettiğim 42. Madde kolaylıkla değiştirilebilir. Geriye kalan değiştirilmesi teklif dahi edilemeyecek 1. 2. ve 3. Maddeler için ise iktidar egemenlerimiz MİT müsteşarını kurtarmak için 7 saatte Cumhurbaşkanı’na onaylattıkları yasa gibi bir çözüm buluverirler. Merak buyurmayınız.

(*)Bknz: http://www.focushaber.com/kurtce-konferansi-kurt-ulusal-marsi-ile-basladi-h-116589.html

(**) Bknz: http://www.radikal.com.tr/Radikal.aspx?aType=RadikalDetayV3&ArticleID=1079062&CategoryID=77

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.