Cumhuriyetimizin 87, Oda’mızın 40. yılı
Dün, adı
kalmış cumhuriyetimizin 87. yılını kutladık. Buruk ve hüzün dolu kutlamalar…
Şekilsellikle
renklendirilmeye çalışılan törenler, sesi kısılmış havai fişek gösterileri,
çevresini ısıtmayan fener alayları…
Kuruluş
felsefesine uymayan resepsiyonlar…
Özü
yitirilmiş, içi boşaltılmış bayramlar bayram olur mu?
Karanlığı
çağrıştıran, çağın gerisinde kalan, ilkokullar da bile zorlanmaya başlanan
türban tartışmalarıyla cumhuriyet kutlanır mı?
Cumhuriyeti
kimler, nasıl kutluyor?
Değerleri
satılmış, devrimleri silinmiş, var oluş nedenleri erozyona uğramış cumhuriyet,
cumhuriyet olur mu?
Çanakkale
de, Anafartalar da, Dumlupınar da neden savaştık? ABD’nin kucağına oturarak, 87
yıl sonra sömürge olmak için mi?
Neden yüz
binlerce şehit verdik?
Neden
kurduk bu Türkiye’yi?
Bırakıverseydik,
paylaşılsaydı Anadolu!
Anamızın
adı Aliki, babamızın adı Niko olsaydı, ibadetlerimizi kiliselerde yapsaydık
daha mı iyi olurdu?
Bunları
düşünmek bile Mustafa Kemal Atatürk ve O’nun silah arkadaşlarına neleri borçlu
olduğumuzu göstermiyor mu?
O’nun
ışığında yürümenin huzuru içinde bütünleşme neden çok görülüyor?
Cumhuriyet
tek başına neyi ifade eder?
İçimiz
buruk, yüreğimiz ezik.
Nasıl bir
cumhuriyet kutluyoruz?
Bölünmeyi,
parçalanmayı çağrıştıran “Ilımlı İslam” cumhuriyeti olmasın sakın!
Laik,
demokratik, sosyal hukuk devletinin egemen olduğu, insan haklarına saygılı,
özgürlükçü, çağdaş bir Türkiye Cumhuriyeti özlemi içinde tüm ulusumuzun bayramı
kutlu olsun.
Odamız göz kamaştırıyor!
Karacabey
Ticaret ve Sanayi Odası yöneticileri başarılı çalışmalarını, Sanayi Sitesi
karşısındaki Sosyal Tesisleri bugün halkın hizmetine sunarak taçlandıracak.
Oda’nın
göz kamaştıran kendi binasının açılışını TOBB Başkanı Rıfat Hisarcıklıoğlu
yapacak.
13 Aralık
1970 yılında kurulan Ticaret ve Sanayi Odası’nın ilk Meclis Başkanlığı’nı
rahmetli Hakkı Özer, Yönetim Kurulu Başkanlığı’nı ise rahmetli Rauf Emre
üstlenmişti. Necati Vardarlı, Orhan Derici, Ahmet Papurlu, Nurettin Kazangil,
Sırrı Yılmaz, Oray Özer, Erol Onur ve Bedri Öztürk de kurucular arasında
yerlerini almıştı.
Ticaret ve
Sanayi Odası’nda 2005 yılına değin görev yapanların tümüne teşekkür borçluyuz.
Yitirdiklerimizi rahmetle anıyoruz.
2005
yılında göreve gelenlerin fotoğraflarını ise ayrı bir çerçevede yüreğimizde
saklıyoruz.
Ticaret ve
Sanayi Odası son beş yılda yaptığı atakla, çağdaşlaşma adına aldığı kararlarla
belki de Karacabey’in önünü açtı.
Neydi bu
kararlar diye düşünebilirsiniz.
Görünenler
ortada.
İsterseniz
görünmeyenlerden söz edelim:
Meclis
Başkanı Tarık Tezel ile Yönetim Kurulu Başkanı Özer Matlı ikilisinin lokomotif
görevini üstlendiği Odamızdaki başarılı yöneticilerin isimlerini belki de
tarih, Karacabey’e kirletici sanayinin girmesini engelleyen isimler olarak
yazacaktır.
Karacabeyliler,
bu isimlerden yıllar sonra, havası temiz, suyu içilebilir, çevresi yeşil bir
ortamda yaşıyor olabilmenin huzuru içinde belki de övgüyle söz ediyor
olacaktır.
Ticaret ve
Sanayi Odası yöneticilerinin, Karacabey’i “Tarım ve hayvancılığın başkenti”
yapmak istemesi ve bu konuda kararlılık göstermesi doğru bir adımdır. Yöremizin
toprak dokusuna ve ekolojik yapısına çok uygun bir seçimdir. Yediden yetmişe,
herkesin desteklemesi gereken bir düşüncenin kalıcılığındaki yaşam biçimidir.
Bu düşünce; belki de yıllar sonra daha da tatlanacak ve yemek tadı damağımızda
kalacak olan doyumsuz bir sofra olacaktır.
Oda
yöneticilerimiz, gençliğin dinamizmini üretken, çalışkan, katılımcı ve
paylaşımcı bir anlayışla bütünleştirerek insana yönelik yatırım çıtasını çok
yönlü yükseltmiştir.
Görünmeyen
hizmetleriyle önemli kararlara imza atmıştır.
Tarık
Tezel ve Özer Matlı ikilisinin akıllıca öncülük ettiği Karacabey Ticaret ve
Sanayi Odası yöneticilerini içtenlikle kutluyor, yeni Sosyal Tesislerin hayırlı
olmasını diliyorum.
“El ele”
nice 40. yıllara…