“Çocuklarımızın Amerika’ya askerlik yapmasını kabul etmiyoruz!”

Diyarbakır anneleri Bursalılarla buluştu

3 Eylül 2019’dan bu yana 159 gündür Diyarbakır Hdp İl Binası önünde çocuklarını bekleyen 81 anneden 2’si Bursalılarla buluştu. Türkan Mutlu ve Ümmühan Nilüfakır yanlarında Vatan Partisi Öncü Kadın Başkanı Meltem Ayvalı, Vatan Partisi Genel Başkan Yardımcısı Mihriban Tatar ve Vatan Partisi Bursa Öncü Kadın Başkanı Suna Soydaş Fırat ile birlikte Atatürk Kültür Merkezi Orhangazi Salonu’na geldi. Vatan Partisi Karacabey İlçe Örgütü Başkan Rıfat Narhın, Sekreter Hüseyin Kurur, üye Mehmet Çukur ve şehit eşi “Yıldız Hemşire olarak tanınan Yıldız Namdar’da annelere destek için salonda hazır bulundu. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasının ardından evlat nöbetindeki anneler süreci şu sözlerle anlattı;
Türkan Mutlu; “Ceylan Balıkesir Üniversitesi’nde okuyordu. Babasız yetiştiği için amacı zor durumlara olanlara yardımcı olabilmek istiyordu. Okulda tanıştığı bir arkadaşı işleye işleye kızımı zehirledi. Kaçırıldığı günü hiç unutamıyorum. 2013 yılının Ağustos ayının 23’ünde sabaha karşı 3’te kaçırıldı. Emniyetten savcılığa her yere başvurdum. Yapılan araştırmalarda kızımın Hdp Diyarbakır İl binasında 1 hafta kaldığı ve ardından dağa götürüldüğünü ortaya çıkardı. Hdp’li milletvekillerine gittim. Bana kızımı bulun, getirin dedim. Şimdi utanmazca diyorlar ki, “Şimdi mi aklınıza geldi?” Ben 7 yıldır mücadele ediyorum. Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi’nde tedavi gördüm. Kızımı Kürt davası diye Amerika’ya asker yaptılar. Hacire Anne bu mücadeleyi başlatınca bende Diyarbakır’a geldim. Ceylan’ım kısırı çok severdi. Diğer çocuklarımda bende o kaçırıldığından bu yana kısır yapmıyoruz, yemiyoruz.150 gündür tehditlere, hakaretlere, küfürlere direniyoruz. Değil 150 gün gerekirse 150 yıl bekleyeceğim” dedi.
Ümmühan Nilüfakır ise, “Mehmedim Ege Üniversitesi’nde Gazetecilik okuyordu. Tam 5 yıl önce Kürdistan davası diye onu kaçırdılar. Ben böyle bir davayı tanımıyorum. Oğlumun hayalleri vardı. Haklıyı anlatacak, yazacaktı. Kaçırılmasından sonra başvurmadığım makam, yer ve parti kalmadı. Mehmedimi istiyorum. Oğlumu ararken tesadüfen Pkk propagandası yapan bir televizyon kanalında dağdaki çocuklar arasında oğlumu gördüm. İçim koptu. Diyarbakır’a geldim. Bulabildiğim herkesten yardım istedim. Kimse kulak asmadı. Şimdi o partinin ve destekçisi partilerin vekilleri diyor ki; “Aramak şimdi mi aklınıza geldi?” On yıldır bütün belgeler elimde. Oğlumu devletin verdiği söylenen paraya değişmem. Bu yalanları söyleyenlere derim ki, sizin çocuklarınız denizde, yurt dışında benim oğlum dağda. Sizinkiler niye dağda değil? Mehmedimi insan öldürmeden, ölmeden yanımda görmek istiyorum. Devletine, milletine hizmet eden hayırlı bir evlat olarak görmek istiyorum. Vatan Partisi 159 gündür yanımızda olan tek parti. Hepsine teşekkür ediyorum ” diye konuştu.
Şehit eşi Hemşire Yıldız Namdar’da Diyarbakır’da yalnızca çocukları kaçırılan anneler değil şehit anne ve eşleri de var diyerek konuşmasına başladı. Namdar şöyle devam etti; “25 yaşındaydım. Yeni doğum yapmıştım. Rahmetli eşimde 25 yaşında idealist bir astsubaydı. Aracımız ile kayınvalidemi ziyarete gidiyorduk. Pkk’lı teröristler Sivas yolunda aracımızı durdurdu. Eşimi zorla araçtan indirdi. Kucağımda çocuğum bende indim. Eşime “Seni öldüreceğiz” dediler. Yalvarmaya başladım. Sertçe ittirdiler. Eşim, “Onları bırakın, beni öldürün” dedi. Yalvarmalarıma aldırmadan eşimi götürdüler. Az sonra silah sesleri geldi. Eşimi katlettiler. Eşimin götürülürken son bakışını unutamıyorum, unutamayacağım. Terör her partinin mücadelesi olmalıdır. Şu anda teröre karşı savaş açan tek parti Vatan Partisi. O yüzden buraya geldim. Diyarbakır anneleri hepimizin ortak derdi, ortak mücadelesidir”
Vatan Partisi Öncü Kadın Başkan Yardımcısı Mihriban Tatar ise, “Şu anda orada 81 anne var. Hepsini kaçırılan çocuk annesi zannetmeyin. Adem ve Müslüm var. Askerden kaçırılmış, askerliği bittikten sonra otobüsten annesinin yanından zorla indirilip kaçırılmış, evlatlarımız bunlar. Teyzesinin büyüttüğü askerlikten dönerken kaçırılmış oğlumuz var. Ayakları kesik fotoğrafını göndermişler. O teyzede orada. 13 şehit eşi, annesi de orada. Bu vatan bütünlüğü mücadelesidir. Bu Amerikan emperyalizmine karşı Türkiye Cumhuriyeti’nin ülke bölünmezliğinin, ulus birliğinin savaşıdır” ifadelerini kullandı.
Vatan Partisi Öncü Kadın Başkanı Meltem Ayvalı da konuşmasında şu sözlere yer verdi; “Partimiz Hdp’nin kapatılması için mücadele eden tek parti. Bu mücadele Hdp kapatılana, yeniden yenilerinin kurulmasını engelleyecek yasalar çıkana ya da çıkarılana dek devam edecek. 4 kez kapatılması için başvuruda bulunduk. Pkk terör örgütü değil midir ki, Akp, Chp, Mhp, İyi Parti Hdp’nin kapatılması için çabalamıyor? “Terör elebaşının heykelini dikeceğiz” diyen, “Size Kürdistan’ı göstereceğiz” diyen, çocukları kaçırıp binalarında saklayan bir partiye karşı neden bir şey yapmıyorlar? Yüzde bilmem kaç oy vatan bütünlüğünden, ulus birliğinden daha mı önemlidir? Vatan Partisi 4 Eylül’den bu yana Diyarbakır’da. Çocuklarımızı terörün elinden kurtarana dekte bu mücadeleyi sürdüreceğiz.”
Vatan Partisi Karacabey İlçe Örgütü Başkan Rıfat Narhın, Sekreter Hüseyin Kurur, üye Mehmet Çukur ile Diyarbakır annelerinin yanındaydı. İlçe Başkanı Rıfat Narhın buluşma sonrası şunları söyledi; “Hdp, Pkk’nın askerlik şubesidir. Hdp’nin adayları Kandil’de Pkk kamplarından açıklanmaktadır. Dağdaki teröristlere Hdp’li belediyeler finans sağlamakta, lojistik destek vermektedir. Bunun için görevden alındılar. Hdp ile adalet diye yürüyenler, Diyarbakır annelerinin mücadelesine karşı görmez, duymaz, bilmezi uyguluyor.
Ak Parti yöneticilerinin çocukları askerlik yapmadı diyenler, Hdp’li yöneticilerin çocuklarının deniz sefasına, yurt dışında yaşamalarına ses çıkaramıyor. Bu iki yüzlülüktür, bu Türkiye Cumhuriyeti’nin bütünlüğüne, birliğine karşı çıkmaktır. Vatan Partisi olarak evladını vatana ihanetten kurtarmaya, vatana kazandırmaya çalışan Diyarbakır annelerinin sonuna dek yanındayız. Mücadeleleri onurumuz, gururumuzdur.”
Daha sonra Diyarbakır annelerine katılıcımlar sorularını yöneltti. Dilek, dua ve destek belirten konuşmaların ardından Diyarbakır anneleri ile Bursalıların buluşması anı fotoğrafının çekimi ile son buldu.