Ciddiye almıyorum!

Koray Yılmaz’dan Vapur’a yanıt geldi:
İnsanların inançları doğrultusunda inandıkları düşüncenin taraftarı olduklarını dile getiren Yılmaz, “İnsanların diğer canlılardan ayıran en temel özellik de budur. Kimse inançları, taraftarlığı nedeniyle eleştirilemez ve cezalandırılamaz. Medeni insan da, herkesin görüşlerine saygı duyan kişidir. İnsanların taraftarı olduğu bir düşüncenin savunucusu olması kadar, o düşünceye daha fazla hizmet edebilmesi amacıyla yönetime talip olması da en temel hak ve sorumluluğudur.
Kişiler düşünce olarak kendilerine uygun gördükleri bir derneğe üye olurlar. Üyeliğinde belirli bir koşulları vardır. Bunlardan biri de aidattır. Aidat’ını ödemeyen bir üye uyarılır. 2 yıl sonunda aidat ödemez ise, yönetim kurulu kararı ile üyeliği düşürülmesi kararı alınabilir. Eğer bu kişi Genel Kurul’a kadar aidatını öderse üyeliği devam eder.
Bir göreve talip olmak da çekilmek de kişilerin en temel hakkıdır. Saygı duyulmalıdır. Biz de öyle düşündük” dedi.
FB Derneği Başkanı Hakan Vapur’u eleştiren Koray Yılmaz, “Köşeden köşeye yanıt uçurulmasından oldum olası hoşlanmamış ve etik bulmamışımdır. Kabul edilebilir sınırlar içerisinde bazı şeylerin abartılmasını bir nebze olsun anlayış ile karşılayabilirim. Ancak, sayın başkan bu yolu seçmeyerek, 2 yıldır da söylediklerinin birçoğu doğru çıkmamış biri olarak onu ciddiye almam söz konusu bile olamaz.
Mevlana ne güzel söylemiş; ‘Siz ne kadar anlatırsanız anlatın, anlatabildiğiniz ancak, karşınızdakinin anladığı kadardır’ diye.
Başkan adayımız Hüseyin Erol
Öncelikle şunu belirtmeliyim ki, başkan adayımız Sayın Hüseyin Erol’dur. Sayın başkanın belirttiği gibi rant peşinde olup olmadığımız ve ne amaçla bu göreve talip olduğumuzu başkan adayımız genel kurulda yapacağı konuşma ile açıklayacaktır.
Sayın başkanın 27 Ocak 2012 tarihinde yerel gazetelere verdiği demecinde belirttiği gibi, ben mevcut yönetime girmeyi hiç talep etmediğim gibi, sayın başkanın beni yönetime almak için defalarca aradığını ve ikna etmek için dükkanıma geldiğinin en yakın şahidi, hazırda yönetimin kurulunda bulunan 2 arkadaşıdır.
Benim ne kadar Fenerbahçeli olduğum konusuna gelince; Sayın başkan üyelere yolladığı SMS’lerle, Sivas’ta şeref tribünün de şampiyonluğu kutlayacağım derken, onun yerine tribünde olan ve şampiyonluk maçına şahitlik eden bendim.
Sayın Rıdvan Dilmen ismini hiç bir yerde kullanmadığım gibi, onun ne sağ ne de sol koluyum. Benim hiçbir üst düzey tanıdığım da bulunmamaktadır. Sayın başkan gibi Sayın Ali Koç ve Sayın Ali Şen’i tanımamakla birlikte hiç kimsenin adını kullanarak da Fenerbahçeliliğime yakışmayan bir harekette bulunmadım ve bu isimleri kullanarak hiç kimseyi aldatmadım.
Sayın başkandan yanıt bekleme gibi bir talebimde yoktur. Gerek gördüğü taktirde genel kurulda üyelerimize yapmasının daha uygun olacağı kanaatindeyim” diyerek sözlerini noktaladı.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.