CHP’de örnek dayanışma ‘Bebek Market’!

Açık ve net söyleyeyim, CHP il ve ilçe örgütleriyle bir kısım üyelere yönelik olumlu duygulara sahip değilim.

Çalışmak, üretmek, insan kazanmak yerine dedikodu yaparak, çalışmalara katılmadan, oturduğu rahat koltuktan kalkmadan, sosyal medyadan ahkam kesenleri gördükçe antipatim artıyor.

Bu tipler kolaycıdır, hedefe çabuk varmak için parmaklarını kıpırdatmazlar, her şeyi genel başkandan, il başkanından, milletvekilinden, ilçe başkanından beklerler.
 **** 
CHP’de bir kişi var ki, çalışıyor, üretiyor, iktidar olmak için büyük özveriler gösteriyor.

Onun adı Kemal Kılıçdaroğlu…

CHP’nin milletvekillerini de ayrı bir yere koyuyorum; devamlı sahadalar, mücadele ediyorlar.
 **** 
Yukarıda saydığım rahat CHP’liler arasına Bursa İl Yönetimi’ni katmıyorum.

Özellikle İl Başkanı İsmet Karaca yoğun bir tempoda çalışıyor, koşturuyor.

İlçe başkanları arasında ise üç isim göz dolduruyor. Kestel İlçe Başkanı Hatice Doğan, Gürsu İlçe Başkanı Haşim Öztürk ile Nilüfer İlçe Başkanı Fırat Yılmaz…
 **** 
Özellikle Fırat Yılmaz bu dönem, yerel yönetime muhalefet yapmadan da de iş yapılabileceğini kanıtladı.

Bebek Market” kampanyası bunun somut örneğiydi.

 **** 
2015 yılında CHP’den milletvekili adayı olduğumda önseçimde dersime yoğun biçimde çalışmıştım.

Uygulanabilir, somut, ‘Büyük dava’ peşinde koşmayan projeler üretmiştim.

Geçtiğimiz günlerde Gemlik’te Anadolu Gazeteciler Derneği olarak gerçekleştirdiğimiz Anadolu Medya Buluşması’nda Necati Kartal konuşması sırasında birini anımsatmıştı.

Türkiye’de kadınların neredeyse yüzde 50’si, erkelerin dörtte biri obez olma yolunda hızla ilerliyor. Öyle görünüyor ki şeker ve tuz tüketimini azaltmadan, asansörü (yüksek katlar hariç) yaşamımızdan çıkarmadan bütün hastalıkların anası şişmanlığı önleyemeyeceğiz.

Öyleyse ne yapmak lazım?

 “Tuza Karşı Savaşanlar Derneği” kuralım. “Asansörle Mücadele” birimleri oluşturalım gibi somut konular üzerinde örgütlenme yapalım önerilerinde bulunmuştum.
 **** 
O günlerde anlattığım projelerden biri de dayanışma örgütlenmesiydi:

CHP’nin her il ve ilçe örgütünde yoksullarla dayanışmak için birimler oluşturulmalı, erzak, giysi ve benzeri ihtiyaçlar için zenginlerden toplanan nakdi olmayan yardımlar, o kesimlere ulaştırılmalı. Böylece CHP’nin en az oy aldığı halkın o kesimiyle parti arasında doğrudan ilişki olur” demiştim.
 **** 
İşte CHP Nilüfer, 2021 yılında tam da böyle bir proje gerçekleştirdi.

Bebek mamalarına kilit vurulduğu, hayat pahalılığının doruk noktaya ulaştığı bir dönemde yoksul aileler için önemli bir iş yapıldı.

Bebek maması, bebek bezi, pişik kremi ve ıslak mendilden oluşan temel ihtiyaç malzemeleri destek paketi olarak ihtiyaç sahiplerine dağıtıldı.

İl Başkanı İsmet Karaca, Osmangazi İlçe Başkanı Metin Yılmaz’ın da katıldığı basın toplantısında Başkan Fırat Yılmaz kampanyanın sonuç rakamlarını açıkladı:

Kampanya süresi: 44 hafta.

Faydalanan aile sayısı: 234.

Faydalanan bebek sayısı: 286.

Destek paketi sayısı: 1.692.

Mali tutar: 147.642 lira…

 **** 
Bu kampanya bitti ama Türkiye’de yoksulluk bitmedi, aksine arttı.

Evet, başta İstanbul ve Ankara olmak üzere CHP’li belediyeler sosyal yardımlar konusunda iktidarı çatlatacak performanslar sergiliyor ama bu yeterli değil…

Bursa’nın yoksul insanlarıyla dayanışma kuracak, onlara dokunacak adımlar atılmalı…

İnanıyorum ki, bir örgütlenme sihirbazı olan ve CHP’ye çok güzel bir il binası kazandıran İsmet Karaca bunu da başarabilir; kurumsallaşmış bir dayanışma örgütlenmesinin altına imza atabilir.
 **** 
Bu yazının dipnotu: 1980 öncesinde Rize’de sosyalist mücadele yaparken, Kurtuluş Sosyalist Dergi’nin etrafında toplanan bir grup genç olarak, Rize-Dosma civarında bir köye su yolu açmak için seferber olmuştuk. 200 kişi bir günde imeceyle o köyün su işini çözmüştük.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.