BİK’in seçimini ayak oyunları belirledi

Adıyaman Faal Gazeteciler Cemiyeti Başkanı İbrahim Aslan, Basın İlan Kurumu'na giren 3 Anadolu temsilcisi için 26 Ocak'ta yapılan seçim sürecini değerlendirdi.
Basın Yayın ve Enformasyon Genel Müdürlüğü'nün organize ettiği seçimlerde rezaletle karşılaştıklarına dikkat çeken İbrahim Aslan, yasaların ve yönetmeliklerin çiğnendiğini söyledi.
Türkiye'nin en ciddi kurumları arasında yer alan Basın İlan Kurumu'ndan tarafsız bir seçim sürecine öncülük etmesini beklediklerini ancak bunu göremediklerini ifade eden İbrahim Aslan, çarpıcı açıklamalarda bulundu.
Basın Yayın ve Enformasyon Genel Müdürlüğü ile Basın İlan Kurumu'nun yerel basının sorunlarını en iyi bilen kurumlar olduğunu belirten Aslan, şunları söyledi; “Basın İlan Kurumu'nun temsilciliklerine Türkiye'nin 7 bölgesinden aday olan arkadaşlardan en çok oy alan ilk üç isim seçiliyor. Seçimde gazetelerin sahipleri oy kullanıyor. Her bir gazete sahibinin üç oy hakkı var. O üç oy, üç bölgedeki arkadaşa verilebiliyor. Güneydoğu Anadolu ve Doğu Anadolu Bölgesi'nin tek adayı oldum. Kendi bölgemde ikinci bir aday yoktu. Karadeniz de iki, İç Anadolu'da iki, Bursa Bölgesinde de bir aday vardı.
Güneydoğu Anadolu, Doğu Anadolu ve Akdeniz Bölgesini haftalarca gezdik. Yerel basının şu anda sorunları çok fazla ve gelir düzeyi çok düşük. Gelirler giderleri karşılamıyor. Anlayacağınız yerel basın bitme noktasına geldi. Bir gazete aylık 5-6 bin lira zarar ediyorsa sıkıntı büyük demektir. Ya yanlı davranacak, ya da tarafsızlığını yitirecek.
Bölgemizde yaklaşık 500 civarı bir oy ve vekalet vardı. Kendi bölgemiz ve Akdeniz dahil aldığımız vekalet sayısı 350'ye yakındı. Yani 36 ilin 32'inde rakip olan arkadaşlarımızı 3'e katladık. Ama bir kişinin 3 kişi yerine oy kullanması ve blok liste olması, söz konusu seçimde farklı ayak oyunlarının doğmasına yol açtı.
Fark ne kadar çok olursa olsun seçimi rahat kazanacağımız görünüyordu. Ancak, o ayak oyunları, siyaset ve tepedeki insanların taraflı tutumu nedeniyle seçim süreci değişik boyutlara taşındı. Kaybettiğimiz için üzülmedik. Çünkü Güneydoğu Anadolu Bölgesi ve Doğu Anadolu Bölgesi insanlarını kabullenmeyenlere inat Anakara'ya gittik. Doğduğumuz, büyüdüğümüz illeri kabullenmeyen zihniyetlere karşı adayız dedik. Orada mücadelemizi de ettik. Pişman değiliz. Üzüntümüz yönetmeliklerin çiğnenmesindendir, dürüstlük görmememizdendir.
Toplamda 1323 hazirun vardı. Ancak bin küsur oy kullanıldı. Biz 450 oy aldık. Bize en yakın aday 550 oy aldı. Akdeniz bizdeydi. Karadeniz, İç Anadolu, Marmara blok hareket etti. Onların arasındaki en yüksek oy 578, 560, 550'ydi. Arada 20 oy fark oynuyor. Böyle olunca blok olduğu açıkça ortaya çıkıyor. Aynı kişi 3 aday için oy kullandı. Bizim burada yaşadığımız sıkıntı şuydu: Adıyamanlı olmamız! Doğulu olmamız bazı noktalarda aleyhimize kullanıldı. Bir tarafta Kürtler dediler, bir tarafta Doğulular dediler. Yani her türlü ayak oyunu yapıldı. Bunların hiçbirisi bizi üzmedi. Seçimdir, olabilir. 25 Ocak 2013 Cuma günü yapılacak olan kongrenin hazirun listesi Perşembe günü öğleden sonra verildi. Yani seçime katılacak Hakkari, Van, Muş'taki arkadaşlarımız 2-3 metre karın altından gelerek, yayınlanacak listeye göre yola çıkacaktı.
Önceden yayınlanan liste ile Perşembe günü yayınlanan listede müdahale söz konusu oldu. 150 gazetecinin ismi silindi. Mersin'de, Elazığ'da, Van'da günlük yayınlanan, Basın İlan Kurumu'ndan resmi ilan alan gazetelerin oy hakkı yok oldu. Sözde evrak eksikliği ileri sürüldü. 150'ye yakın arkadaşa oy kullandırmadılar.
Oy kullanamayan arkadaşların büyük çoğunluğu bize yakın insanlardı. Vekaletini aldığımız arkadaşlardı. O arkadaşların evrakları içeriye teslim edildi. Basın Yayın ve Enformasyon Genel Müdürlüğü ise, bunları evrak karşılığı teslim almadı. Ben kendi bölgemdeki evrakları bir kutu içerisinde götürüp teslim ettim. Saymadılar, tutanak ile almadılar. Biz inceleriz dediler. İncelediler ve kendilerine göre ayar çektiler.
Basın Yayın'ın, 24.12.2012 ve 31.12.2012 tarihinde açıkladığı kesin listelerde Nuri Kolaylı'nın ismi yoktu. Kurallara uygun olmadığı için olmaması gerekiyordu. Ne oldu, ne değişti de sonradan Nuri Kolaylı ismi listeye nasıl eklendi? Basın Yayın ve Basın İlan Kurumu taraf oldu. Kurallar altüst oldu. Samimiyet kalktı.
Perşembe günü yayınlanan listeye göre eksikleri çıkartarak, Cuma günü Basın Yayın ve Enformasyon Genel Müdürlüğüne gittim ve itirazımı yaptım, ama ciddiye bile almadılar.
Seçimlerde de tam bir rezalet yaşandı.
Bize destek veren, gazeteci arkadaşlarıma, gazete sahiplerine, cemiyet başkanlarına, oy veren ya da vermeyen tüm meslektaşlarıma teşekkür ediyorum.”

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.