Bankalarda hesap işletim ücreti rezaleti

Bankalar, tasarrufu olan kişi ve kurumlardan topladığı
mevduatları kredi olarak talep eden kesimlere aktararak aracılık eden ekonomik
birimlerdir. Bu aracılık işlevleri ile ülke ekonomisine çok önemli yaşamsal katkı
vermektedirler. Bizler buna asli görevde diyebiliriz.

            İki bin
sekiz yılında başlayan küresel ekonomik kriz ülkemizde kendini iç ve dış talep
yetersizliği şeklinde göstermiştir. Buda üretim düşüşü, küçülme ve yüksek
işsizliği getirmiştir. Türkiye ekonomisi 2009 eylül ayı itibariyle % 8.5
oranında bir küçülme yaşarken, bankalarımızın on aylık karının enflasyondaki
ciddi düşüşe rağmen 17.4 milyar TL’yi bulması ise şaşırtıcı bir gerçektir.
Bankalar kullandırdıkları kredilerin iki buçuk katı üzerinde hazine bonosu
yatırımı ile bireysel kredilere ağırlık vererek, ekonominin omurgası olan
kobilerin yanında yer almamıştır. Zaten bu dönemde toplanılan mevduat yüzde 7.8
artarken verilen kredilerdeki artışın ise yüzde 2.6’da kalması bize kobi
sözcülerinin haklı tepkilerini açıklamaktadır. Bankalarımız enflasyonun
düşürülmesi ortamında karlılıklarını korumak için masa başında ürettikleri asli
görev dışı gelirlere (faiz dışı) yönelmişlerdir. Bu gelirlere karşı en büyük
itirazı vadesiz hesaplara uygulanan hesap işletim ücretlerinde görmekteyiz.
Vadesiz hesaplarında ortalama 1000 TL’nin altında mevduat taşıyan mudiler,
hesap işletim ücreti ödemeye mahkum edilmektedir. Hesapların çalışıp
çalışmamasını sistem kontrol etmekte hesapta 1 TL bile olsa çalışan hesap kabul
edip, ücretini ilk yatacak tutardan, veya varsa otomatik ödeme talimatını
kullanarak tahsil etmektedir. Bankaların sözleşmelere tek taraflı olarak dikte
ettiği, tüketici derneklerinin (TÜDER) hukuksuz saydığı bu uygulamada BDDK ve
devletimiz, sessizliğini koruyarak küçük mudilerin, bankaların insafına
bırakılışının seyircisi olmuşlardır. Bunu yıllık bir buçuk milyar tl’yi aşan
hesap işletim ücreti tahsilatların dan anlamaktayız. Hesap ortalaması düşük ve
çalışmayan küçük hesapların bankalar tarafından bu şekilde cezalandırılmasının
doğru olmadığını, hizmeti verdiği kesim olan vadeli hesapların ve yüksek
meblağlı müşterilerin üzerinden bu işletim ücretini rahatlıkla alabileceklerini
söyleyebilirim. Çağımızda herkesin bir bankada hesabının olması bankalarca
teşvik edilmesi gerekirken, tasfiye amacı güden bu yanlış uygulamaya bir son
vererek, toplumumuzda kendilerine duyulan sevgi ve sempatinin kaybolmamasını
sağlamaları dileklerimle.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.