Aynı gemideler; biri antika diyor, diğeri uçar…

İki ateş arasında cayır cayır yanıyoruz.

Gözbebeği ormanlarımız alev alev yanarken, doğudan da akın akın Afgan mülteciler içeriye giriyor.

Komplo teorilerine açık bir yanımız olmasa da Afganistan’ın Taliban’a teslim edilmesi…

Talibansız hayat isteyen Afganların İran’dan elini kolunu sallaya sallaya geçip Van üzerinden Türkiye’ye hücum etmesiyle peşi sıra gelen yangınlar…

İster istemez bu kadarı da tesadüf olmaz dedirtiyor.

Sağdan soldan tam anlamıyla Türkiye bir yangın yerine dönmüş durumda.

Böylesine olağanüstü durumları idare edecek ekiplerin varlığını her zamankinden daha çok hissediyorsak…

Demek ki burada bir sorun var.

Sadece bu yıl değil, geçen yıl da Türk Hava Kurumu’nun yangın söndürme uçakları gündem olmuştu.

Hangarda yatıyor olmalarını bir türlü anlatamadı Tarım ve Orman Bakanı.

Turizmin gözbebeği Marmarasi’te Bodrum’da, Antalya’da çıkan yangınlara müdahalede yaşananlar ortadayken, Bakan’ın çıkıp, Orman Genel Müdürlüğü’nün dünyada bu tip olaylara karşı en donamlı yapılardan birisine sahip olduğunu söylemesine kim inandı?

Gözbebeği ormanlarımız yanarken düğünde olan Türk Hava Kurumu’nun kayyum Başkanı Cenap Aşçı, THK’nın uçakları için “antika” diyen Tarım ve Orman Bakanı’nın bu sözlerine karşılık gelecek açıklamasında bu uçakların 4 milyon liraya uçabileceklerini söylemesi…

Bakan’ın olaylara yaklaşımını gözler önüne sermesi açısından önemliydi.

AK Partili eski Bakan da olan THK Başkanı, Orman Bakanı’nın “ankita” sözlerini yaptığı bu açıklamayla yalanlarken, Türkiye’nin turizm cenneti şehir ve ilçelerinde peşi sıra yaşanan orman yangınlarındaki çaresizlik…

Lafla işlerin yürümediğinin en ağır göstergelerinden birisi olarak önümüzde duruyor.

Maalesef THK’nın sahip olduğu CL-215 uçaklar  Ankara Etimesgut’ta çürümesi için tutulurken, Fransa, Yunanistan, İspanya, İtalya ise ormanlarını korumak için CL-215’leri kullanmaya devam ediyor.

Bu uçaklar Bakanı’nın dediği gibi antikaysa, Avrupa ve Amerika neden hala kullanıyor?

Türkiye’yi ateş içinde bırakın bu anlayış, ülkeyi 20 yıldır  yöneten Ak Parti’nin içine de düşen bir kor gibi duruyor.

Sorun belli…

Çözüm belli…

İş becerisi eksik olanlar belli…

Ama hesap ödeyen yok.

Bu kafayla işler yürütülmeye devam edilirse Afganlar da girer Türkiye’ye, başka emelleri olanlar da cirit atar…

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.