Atatürk İ.Ö.O.’dan il ikinciliği
Vakıflar Genel Müdürlüğü’nün düzenlediği “Vakıflar” konulu kompozisyon yarışmasında Atatürk İlköğretim Okulu 7/C sınıfı öğrencisi Erkan Köse Bursa ikincisi oldu. Yarışmaya “Vakıflar” adlı kompozisyonuyla katılan Erkan Köse, Bursa merkezi ve ilçelerinden yüzlerce öğrenci arasında yapılan değerlendirme-de ikinci olmayı başardı. Erkan Köse’nin başarısı Atatürk ilköğretim Okulu’nda sevinçle karşılanırken, öğretmenleri de emeklerinin karşılığını almanın gururunu yaşadı. 7/C sınıfı öğrencisi Erkan Köse ve Türkçe Öğretmeni Zehra Nur Suman, 5 Mayıs 2008 tarihinde Bursa Teyyare Kültür Merkezi’nde düzenlenecek törenle ödüllerini alacak.
Vakıflar Genel Müdürlüğü’nün düzenlediği “Vakıflar” konulu kompozisyon yarışmasında Karacabey’e ikincilik getiren Erkan Köse’nin eseri şöyle kaleme alındı:
VAKIFLAR
Vakıflar, hayatımızın büyük bir bölümünü kaplayan ve canlıların yaşamasında da büyük katkısı olan yardımlaşma , dayanışma ve kültürel mirasımızı gelecek kuşaklara aktarma kuruluşlarıdır. Bizim dünyamızda doğum ve ölüm vardır. Sonuçta öleceğimizi bildiğimiz için az ile yetinip mallarımızı vakfederiz. İnsanların söylediği gibi “kefenin cebi mi vardır?” demeliyiz ve sadece kendimizi düşünmemeliyiz. Vakıflar geçmişte daha yaygındı. Önceden insanların içinde iyilik yapma duygusu daha çoktu. Artık kimse bir lokma ekmeğini paylaşmaz hala geldi. Herkesin kardeş olduğu unutuldu. Birlik beraberlik duygusu insanlarımızda azaldı. Düşünceli bir insana rastlamak günümüzde çok zor ama imkânsız değil. Düşünceli insanlar, ihtiyaçlılara yardım edebilmek için bir aradalar. Yardımlarının daha düzenli, daha sistemli olması için vakıfları oluşturdular.”Damlaya damlaya göl olur” mantığıyla hareket ederek birçok insana ulaşmayı kendilerine hedef edindiler. Vakıflar, sadece yaşlılara, yetimlere, öksüzlere değil okumak için maddi gücü yeterli olamayan öğrencilere, depremzedelere hatta bakıma muhtaç hasta hayvanlara bile yardım ediyor, onlara sığınma evleri yapıyor. Vakıfların daha çok ihtiyaçlıya yetişebilmesi için bizlerin yapacağı çok kolay bir iş var. O da: Çocuklarımıza yardımlaşmanın önemini ve gerekliliğini anlatmak ve uygulamaya geçmelerine yardımcı olmaktır. Ancak böyle kalkınabiliriz toplumca. Hani “Komşusu açken tok yatan bizden değil”di ya bunu unutmamak için vakıflara yardımcı olmalıyız. Yardım sadece para ile olmaz; onlara insan gücü olarak, yardım toplayarak da yardım edebiliriz. Onların her ilimizde var olması için çalışmalıyız. Bizleri bölmek isteyen birçok düşmanımız var. Eğer ki bizler Türk Milleti bir olur, düşmana karşı tek yürek olursak düşmanlarımızı sevindirmeyiz. Bu da vakıfların çatısı altında toplanmakla daha da kolay olacaktır. Vakıfların en önemli ilkesi olan ben değil “biz” anlayışı Türk milletini çağdaş medeniyetler seviyesine ulaştıracaktır. İslam dininin en önemli özelliklerinden biri de yapılan yardımın gizli yapılmasıdır.Yani, bir elin verdiğini diğer elin görmemesi mantığıyla hareket etmeliyiz. Ben, vakıfları günümüzün sosyal yardımlaşma kurumlarına benzetiyorum. Yardım etmek isteyen zenginlerden alıp ihtiyaçlılara veriyor. Sevgiye muhtaçlara sevgisini gösteriyor. Dengeyi sağlıyor. Kısaca vakıflar, insanlığın elden gitmemesi için insanlar arası yardımlaşma köprüsünü kuruyor. Birgün herkesin kendisini bu köprünün ihtiyaçlı tarafında olacağını düşünüp şimdiden yardım eden tarafında yer alıp vakıflara yardımcı olması gerekmektedir.