23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı

            ”Ulusal
Egemenlik ve Çocuk Bayramı tüm yurtta coşkuyla kutlandı!”

            Şaka
şaka…

            O
eskidendi.

            ”Eskiden”
coşkuyla kutlanıyordu ”Ulusal” ”Egemenlik” ve ”Çocuk Bayramı”…

            Şimdi
artık Kutlu Doğum Haftasının gölgesinde kutluyoruz 23 Nisan’ı…

            2023
yılında da artık Cumhuriyet’in ruhuna okuturuz mevlidi…

            Bayramın
adı bile tehlikeli hale geldi artık.

            Hani nasıl
bize Atatürk ilke ve Devrimleri ”İnkılâp” diye öğretildi… Çok değil 20 yıl
önce ”Devrim” demek tehlikeliydi çünkü. Devrim ancak Ekim’de Rusya’da
yapılmış olabilirdi. Ulu Önder’in yaptığı harf inkılâbıydı, şapka inkılâbıydı,
kıyafet inkılâbıydı… Devrim de neymiş? Hiç çocuğa devrim kelimesi
öğretilebilir miydi?

            Alın işte
bu gün de ”Ulusal” kelimesi tehlikeli hale geldi. ”Ulusal Kanal”
tehlikeli…. Ulusalcılar, Ergenekon mavrasıyla içeriye tıkılmış. F tipi
cemaati bağlayan ”rabıta” ulus olamayacağına göre ulusal olan elbette
tehlikelidir. Hadi ”Ulusal” kısmını atalım bayramın kalanını kutlayalım biz
de. Nasıl olsa 12 Haziran seçimlerinden sonra başkanlık sistemi var, federasyon
var. İsteyen ulus kutlar 23 Nisan’ı istemeyen kutlamaz…

            Geriye
kaldı ”Egemenlik”…

            ”Ulusal”
olmasa da ”Egemenliğini” kutlayalım hiç olmazsa…

            ”Egemen”
yani Türkçe sözlükte yazdığına göre ”Yönetimini hiçbir kısıtlama veya denetime
bağlı olmaksızın sürdüren, bağımlı olmayan, hükümran!”

            Yani ”iç
işlerinde Pensilvanya’ya; dış işlerinde ABD ve AB’ye bağlı olmayan. Eyvaaah!
Anlaşılan pek Egemenlik bayramı da olamayacak…

            Egemenliği
geçtim hadi ”hükümran” da mı değil devletimiz? Haa! Evet! BDP’ye bağlı
bağımsız Milletvekili adayları YSK’dan veto yediğinde Türkiye Cumhuriyeti
Devletinin İçişleri Bakanlığına bağlı Diyarbakır Belediyesinin iş makineleri
yine Türkiye Cumhuriyeti Devletinin İçişleri Bakanlığına bağlı polislerinin
üzerine sürüldüğünde… YSK geri adım atana kadar ülkenin dört bir yanında
molotof kokteyller patladığında…. Ayrılıkçılar kalkışma provası yaptığında…
Haydiiii! Hükümranlık ta güme gitti!

            E o zaman
sadece ”Çocuk Bayramı” kısmını kutlayalım….

            Geç
bakalım çocuğum sen Cumhurbaşkanı koltuğuna…

            Geç yavrum
sen de Meclis Başkanının yerine…

            Gel
evladım bakayım sen de Başbakanın koltuğuna….

            Neeee?
Yetki sende mi artık?

            İster
asar, ister keser misin?

            Nereden
öğrendin sen bunu bakayım?

            Çocuk
değil ”Kazıklı Voyvoda” mübarek evlat!

            Çocuk
bayramını da kutlayamayacağız iyi mi?

            .

            .

            .

            Şaka
şaka….

            23 Nisan
Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı tüm yurtta coşkuyla kutlandı.

            Ben de
”Egemen” ”Ulusumuzun” ve yarış atı misali sınavdan sınava*
koşturulduklarından çocukluklarını yaşayamayan sevgili çocuklarımızın bayramını
kutluyorum.

            Saygılarımla

            *(Kazık
kadar liselilerin YGS sınavını çarşafa dolayan cemaat eğer el kadar ilkokul
bebelerinin sınavlarını rahat bırakırlarsa bu da onların Çocuk Bayramı hediyesi
olur inşallah!)

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.