Çördüklüler geleceğine sahip çıkarken…

Çördüklüler geleceğine sahip çıkarken…
Mustafakemalpaşa’da AK Parti İlçe Başkanlığı yapmış, biri milletvekili Ali Koyuncu destekli, diğeri İl Genel Meclis Üyesi Şaban Korkmaz istekli “Sanayi ve Tıbbi Atık Yakma Fabrikası” için 1/100.000 ölçekli Bursa 2020 Çevre Düzeni Planı’nda değişiklik yapılmasının uygun bulunmasından sonra hareketlenen AFÖ San. ve Tic. Ltd. Şti.’nin Çördük’lülerden ÇED Raporu için onay almak istemesi; ortalığın yeniden alevlenmesine neden oldu.
AK Parti Bursa Milletvekilleri Canan Candemir, Mehmet Ocakdan ve Mehmet Tuncak’ın yerel seçimlerden önce çevrecilerin açtığı kampanyayı desteklediklerini, söz konusu fabrikayı İnatlar’da istemediklerini belirtmelerine karşın, Ali Koyuncu ile Şaban Korkmaz’ın inatla istemelerini ilginç bulan Çördük’lüler, dosta, düşmana örnek gösterilecek onurlu bir direniş sergiledi.
Burada, Ali Koyuncu ile Şaban Korkmaz’ın ne oynadıklarına bakalım:
TEMA’nın açtığı imza kampanyasının ön saflarında yer alan Koyuncu ile Korkmaz’ın fotoğrafları Çördük’lülerle aynı görüntüyü veriyor.
“Çördüklülerin istemediğini bizde istemeyiz. İnatlar’a kurulmak istenen Katı Atık Fabrikası’na bizde karşıyız” diyerek imza veren Koyuncu ile Korkmaz, neden değişiverdiler de AFÖ Şirketi’ni desteklemeye başladılar?
Fabrikaya karşı çıkanlara “Su vermem” demeye getirerek aba altından sopa gösteren Ali Koyuncu’nun oynadığı oyunun kısa sürede “Çiftetelli” olduğu anlaşıldı.
Şaban Korkmaz’ın da, İl Genel Meclisi Başkanlığı’na sunduğu 04.02.2009 tarihli önergeyle, “Katı Atık Fabrikası’nın İnatlar’a kurulması uygundur. Hatta bunun için Bursa 2020 Çevre Düzeni Planı’nda değişiklik bile yapılabilir” demesi, bir alt ligde de olsa Ali Koyuncu ile aynı oyunu oynadığı çok bellidir.
Bu ne perhiz, bu ne lahana turşusu diyebilirsiniz.
Ancak gerçek bu.
Aslında kimin nerede oynadığı değil, kimin nerede oynamadığı önemli.
Çördük’lüler 1989’da kendilerine bağlanan İnatlar’ı düşürmemek için söz birliği etmişler ve yüreklerini ortaya koyarak, “Dağlarımızın, bayırlarımızın, birinci sınıf tarım arazilerimizin çoraklaşmasına, çocuklarımızın zehir solumasına, geleceğimizin karartılmasına asla izin vermeyiz” diye seslenirken yeri göğü inlettiler.
Çördük Meydanı’nı dolduran kadını-erkeği-yaşlısı-genci yüzlerce çevrecinin onurlu direnişi, Bursa’dan gelen Çevre Orman Müdürlüğü ÇED Şube Müdürü Talat Müftüoğlu ve beraberindeki ekibi şaşırttı. Çördük’e ÇED raporu verilmesine onay almak için gelen ekip, geldikleri gibi gitti.
Çördük İnatlar’da, zeytinlik ve ormanlık bir alanda Çevre Yolu’nun geçtiği yere kurulmak istenen fabrikanın felaket getireceğini ileri süren Bursa Doğal ve Kültürel Çevreyi Koruma Derneği Başkanı Adnan Önürmen: “Bin yıllık tarihiyle parlayan Çördük ormanlarını yakmayın. Dağlarımızı, bayırlarımızı, kuşlarımızı, kuzularımızı, böceklerimizi, mis gibi kokan bereketli topraklarımızı yok etmeyin. Havamızı, suyumuzu zehirlemeyin. Çocuklarımızın geleceğini karartmayın, onurumuza dokunmayın. Bizi çileden çıkarmayın” diye seslenirken, “Unutulmasın ki, istenmeyen yerde durulmaz” uyarısı yaptı.
Önürmen, Çördük’lüleri sonuna değin destekleyeceklerini de duyurdu.
Çördük Köyü Kalkındırma ve Güzelleştirme Derneği Başkanı Bekir Şen, Mustafakemalpaşa’dan Bursa’dan, Karacabey’den gelerek kendilerine destek veren sivil toplum örgütlerinin sayısının 50’yi bulduğunu söyledi. Şen, “Daha da güçlendik. Doğamıza uzanan ellere izin vermeyiz, çocuklarımızın zehirlenmesine göz yummayız” derken, Meydan’da kimler yoktu ki…
Özellikle kadınların kenetlenmeleri, tek ses olmaları ve çok kararlı bir duruş sergilemeleri umutlarımızı büyüttü.
Ancak, bilim adamlarından gelen açıklamalar düşündürdü.
Söz konusu fabrikalarla ilgili bilim adamları bakın neler diyor:
“Kanser, kısırlık ve sakat doğumlar artar… Özellikle kız çocuklarının beyin ve sinir sistemlerinde gelişme bozuklukları olur… Zeka geriliğine ve öğrenme bozukluğuna yol açar…”
……..
Ali Koyuncu destekli ve Şaban Korkmaz istekli AFÖ Şirketi’nin sahipleri belki çok kazanabilir, ancak Çördük’ün geleceği de aynı ölçüde kararabilir.
Halkın yüzde 99’unun istemediği bu tesis her şeye karşın kurulur mu dersiniz?
Ona da Mustafakemalpaşa’lılar karar versin!

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.