Servi Kavağı

SERVİ KAVAĞI
Siz hiç servi kavağı budanırken gördünüz mü?
İç Anadolu ve Doğu Anadolu bölgelerimizde adettir.
Bir aile erkek çocuk doğduğu yıl, ağaç dikim mevsiminde; ailenin ekonomik gücüne göre belli sayıda servi kavağı fidanı dikilir. Çocuk büyüyüp, evleneceği zamana hazır olsun diye. Çünkü, kerestelik duruma gelmiş bulunan servi kavakları ya satılıp parasıyla oğlan evlendirilecek, yada; kavaklar kesilip yeni evlilere ev yapımında kullanılacak.
servi kavağının büyüme safhasında birkaç kez budanması gerekir. İşte bu yüzden, İç Anadolu ve Doğu Anadolu’da yaşayanlar budama işini bilirler de, diğer bölgelerde yaşayanların bilemeyeceği kanısıyla izah etmek istiyorum.
Budama işini yapacak kişi, eline baltayı aldığında; ağacı nereye kadar budayacaksa, o dala kadar çıkar. Dalları budaya budaya aşağıya iner ve baltayı yere bırakır.
Acemi budamacı ise, budamaya aşağıdan başlar. Bir üstteki dala çıktığında, aşağıdaki dalı keser. Böylece kavağın en üst dallarına ulaşır. Tepeye geldiğinde kara kara düşünür. Yere nasıl ineceğim diye.
AKP yönetimi de, acemi servi kavağı budayıcısına benzemektedir. Bir üst dala çıktığında, alt dalı hemen kesmektedir.
Şimdi, diyeceksiniz ki, bunları niçin anlatıyorsunuz?
AKP 2002 seçimlerinde, iş dünyasından, medyadan ve bazı sivil toplum örgütlerinden ve kendisini siyasetin duayeni zanneden bazı döneklerden büyük destek aldı. Bu destek, 2007 seçimlerinde de olanca hızıyla sürdü.
AKP, iktidarını pekiştirdikçe, yapmak istediklerini sırasıyla piyasaya sürmekte. Karşı çıkan eski destekleyicileri ise gözünü kırpmadan saf dışı bırakmakta. Saf dışı kalanlar da şimdi ah vah ile Türk Milletine dönüp, şikayette bulunmakta.
Gazetelerinin geniş koltuklarında oturup ahkam kesenler ve hatta AKP’ye akıl hocalığı yapan bazı müptezeller şimdi köşelerinde neredeyse ağlamaklı bir ifade ile muhalefete başladılar.
Ne oldu? Ne değişti de muhalefete başlandı? AKP’nin kafasının arkasındaki projeleri bilmiyor muydunuz?
İktidara geldiklerinden bu yana, türban kelimesini ağızlarına almamışlar, devamlı başörtüsünde ısrar etmişlerdi. Gerekli gücü sağladıklarına inandıkları gün, “evet türbandır ve siyasi simgedir, siyasi simge olması suç mu?” deyiverdiler.
Ey aldanmışlık duygusu içinde bocalayan destekleyiciler, turp’un büyüğü henüz torbada. Bugüne kadar torbadan çıkarılan turplar küçükleri. Sırasıyla büyükleri de çıkacak.
Şimdi iki sözüm var. Birincisi destekleyicilere. AKP lehine kamuoyu oluşturdunuz ve seçmenin aldatılmasına yardımcı oldunuz. Bunun vebalini, pişman olduğunuzu ifade etmekle üzerinizden atacağınızı mı zannediyorsunuz. Bu vebal sizin sırtınıza yapışmıştır, atmanız mümkün değildir.
İkinci sözümde AKP iktidarına: Kavağı budamaya tersten başladınız. Bastığınız dalı, bir üst dala tutunarak kesiyor ve tepeye doğru gidiyorsunuz. Aşağıya nasıl ineceksiniz?
Umarım bir rüzgar sizi aşağıya düşürmez. İçerisinde bulunulan durumdan endişe edenlerin sayısı her geçen gün artmaktadır.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.