Ergenekon=?….?…?

Ergenekon=?….?…?
Ben fen adamıyım, edebiyattan anlamam, ara sıra denklem kurarım.Yine bir denklem kurayım dedim.
Gürseli İdiz =Sabit Kanatoğlu
Sisi =Eruygur Paşa
Gürseli İdiz = Tolon Paşa
Sisi =Kılınç Paşa
Gürseli İdiz =Profesör Gürüz
Sisi =Profesör Küçük
Gürseli İdiz =Sinan Aygün
Sisi =İlhan Selçuk
Gürseli İdiz = Tuncay Özkan
Sisi = Sendika Başkanı
Ergenekon =R. Tayip Erdoğan
Başsavcı =Zekeriya Öz
Gazete sahibi İbrahim Bursalı, “Yeter abi, denklemleri uzatma, gazetede yer kalmayacak” dedi.
Bende uyarıyı doğru bularak, denklemlerin bir çoğunu kaldırdım.
İstersen kaldırma emir, demir’i keser.
Bak Cumhurbaşkanım bile, Lozan antlaşmasını kabul etmeyen, sınırlarımızı tanımayan, Ermenistan’a milli maça gitmedi mi? Okyanus ötesinden acaba emir almadı mı? Emirlere uyularak, Ermenistan’a hava köprüsü açılmadı mı? Korkarım gelecekte, gelen emirle, kara ve deniz yolları da açılır.
Ben de ne safmışım! Cumhurbaşkanımın, milli futbol maçlarımızı hiç kaçırmadığını, pozisyonu müsait olsa, amigoluk bile yapabileceğini bilmiyormuşum!
Başbakan, “İtalya’da temiz eller operasyonu yapıldı, aylarca konuşuldu” diyor.
Sayın Başbakan sapla, samanı karıştırıyor. İtalya’da mafyaya karşı operasyon yapıldı.Türkiye’de ise ne olduğu belli değil. Bir Ergenekon tutturuldu gidiyor. Hükümet karşıtları, ulusalcılar, Türkiye’nin menfaatlerini dile getirilenler hapse atılıyor. Ordumuz yıpratılmak isteniyor.
Denklemlerde görüleceği gibi, birbiri ile hiçbir zaman bağdaşmayacak insanlar, dönmesinden, sinema artistine, paşasından, gazete sahibine, yazarından, kamuoyu araştırmacısına, sendikacısından, profesörüne, sivil toplum örgütü başkanlarına kadar, her türlü, insan var. Ancak bu insanların tek bir ortak yanları bulunuyor. O da beceriksizlik(!)
1980 yıllarından bu yana örgütlendiniz, (Bazı aydın! Prof.’lar 1924 yılına kadar iniyor. Bu Prof.’lar ulusalcı düşmanı) çalıştınız, mücadele ettiniz, bugüne kadar, hükümetleri ne düşürebildiniz, ne de dibine dinamit koyabildiniz! Çok da akılsızmışsınız(!)
İbrahim Bursalı yine uyardı. “Çok uzatmışsın abi.” Ben de yazının bir bölümünü karaladım. Sadece son paragrafı uygun buldu.
(Laf aramızda çok doluyum, yine de yazarım)
Bir Tuncay Güney çıktı, ifade verdi.Türkiye karıştı. Şimdi Kanada’da. Ara sıra komşu Amerika’ya gidiyordur. Talimatlar ve raporlar alıyordur. (Çünkü papağandır) dört saat değil, altı saat devlet televizyonlarından programa katılınca, veya Adalet Bakanı, Deniz Feneri dava dosyalarını Almanya’dan getirdiği gibi Tuncay Güney’i Kanada’dan getirirse, daha bilinmeyenleri açıklarsa o zaman daha iyi göreceğiz. Türkiyede’ki çalgılı düğünü!

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.