Eğitimdeki bu adaletsizlik vicdanınızı rahatsız etmiyor mu?

Salgın süreci, en büyük darbeyi eğitime vurdu.

2003-2010 arasında pek çok alanda başarılı işlere imza atan AK Parti iktidarı, yapılan vatandaş eğilim ölçümlerinde o dönemde bile eğitim alanında başarısız görülüyordu.

Kovid-19’un Mart ayında ülkeye giriş yapmasından bu yana eğitim sektörü adeta çöktü.

Bu yetmiyormuş gibi Milli Eğitim Bakanlığı yaz rehaveti içinde yeni döneme hazırlanmadan yeni eğitim yılının başlamasını bekledi.

Okullar sokaktan daha güvenli olmasına karşın yüz yüze eğitim sınırlı…

Öğrenci uzaktan eğitime ulaşamıyor.

Bilgisayar yok, internet erişimi sağlanamıyor.

Öğrenci-öğretmen iletişiminde büyük sorunlar yaşanıyor.

Sadece imam hatip okullarını önceleyen, onları koruyan ve kollayan siyasal iktidar, Bursa’da da eğitimi çökme noktasına getirdi.

Bu şehirde yaşanan eğitim sorunlarını iyi bilen, Eğitim-İş Bursa Şube Başkanı Özkan Rona ile Çağdaş Gazeteciler Derneği’nde, ‘Laik Kamusal Eğitim Platformu’ kuruluş bildirisinin okunması sırasında bir araya geldik.

Eğitimle ilgili yaşanan olumsuz tabloyu önümüze serdi.

***

Bilindiği gibi depreme dayanıklı olmadığı gerekçesiyle yıkılan 37 okulun yerinde yeller esiyor.

Sadece üç okul yeniden yapılıyor o da hayırseverlerin desteğiyle…

Başkan Rona, dümdüz edilen okulların tamamlanması için 200 milyon liraya gereksinim olduğunun altını çiziyor.

Bu arada vurgulamış olayım ki, yeniden yapılan üç okuldan birinin inşaatını arkadaşlığından onur duyduğum Gıyasettin Bingöl üstlendi.

Belki de Türkiye’de ilk kez bir özel okul sahibi, kamuya ait bir okulun inşaatının yapımını gerçekleştirecek.

Sınav Okulları patronu Bingöl, Namazgah İhsan Dikmen okulunu, eğitim alanında sıkıntılı bir süreç yaşanmasına rağmen tamamlamaya çalışıyor.

***

Bunca okul yıkılınca, AK Parti iktidarının sürekli vurguladığı “İkili eğitimi ortadan kaldıracağız” söylemi de boşa çıktı.

İmam hatipler dışında bütün okullar ağzına kadar öğrenciyle dolarken, tekli eğitim yapan okullar bile ikili eğitime geçmek zorunda kaldı.

Örneğin Nedim Öztan okulu yıkıldı, NOSAB’a taşındı; NOSAB’da artık ikili eğitim var.

Yıkılan okullar nedeniyle 30 bine yakın öğrenci etkilendi. Öğrencilerin her biri bir başka okula dağıtıldı.

***

Bursa İl Milli Eğitim Müdürü her ne kadar 2 bin derslik ihtiyacından söz etmiş olsa da, Özkan Rona, “Sayı tam iki katı. 4 bin derslik ihtiyacı var. Kaldı ki, öğrencilerin dağılımında büyük eşitsizlikler meydana getirdiler” dedi.

En mağdur durumdaki okullardan biri de Demirtaşpaşa Endüstri Meslek Lisesi…

Önemli isimleri mezun etmiş bu okulun alanında otların yükselmesi, buranın mezbelelik hale gelmesi aslında Milli Eğitim ile Bursa iş adamı ve sanayicilerin utancının bir fotoğrafı olmalı…

Koca iş adamları bir el atsalar, bu okul gibi 100’ünü yaparlar.

***

Eğitim-İş Başkanı Rona’nın verdiği bir diğer rakam da iddiları teyit edecek nitelikte…

2017 yılında Türkiye’de en çok dersliğe ihtiyaç olan 15 şehirden biri Bursa, üstelik 6. sırada…

2020 yılında bu rakam daha da yükselmiştir.

Şanlıurfa en çok dersliğe ihtiyacı olan şehir olarak birinci olurken, Bursa’nın da ilk üçe girme olasılığı var.

***

AKP iktidarının nasıl adaletsiz, eğitimde çifte standartlı olduğunu anlatmak için Özkan Rona’nın bize verdiği iki rakamı paylaşmak istiyorum.

Bursa merkezde orta okullardaki derslik başına düşen öğrenci sayısı şöyle: Osmangazi 50, Yıldırım 52, Nilüfer 48, Gemlik 49, Mudanya 43

Bursa’da derslik başına imam hatiplerde düşen öğrenci sayısı da şu şekilde: Osmangazi 13, Yıldırım 14, Nilüfer 10, Mudanya 9, Orhaneli 6, Keles 4

Görüldüğü gibi bir taraf bolluk yaşarken, diğer taraf öğrenciyi koyacak sınıf bulamıyor.

BURSA LAİK KAMUSAL EĞİTİM PLATFORMU!

Eğitim alanında olumsuz gidişe karşı Bursa’da çeşitli demokratik kuruluşlar ile sivil toplum örgütleri Bursa Laik Kamusal Eğitim Platformu adı altında biraraya geldiler.

Atatürkçü Düşünce Derneği, Çağdaş Eğitim Kooperatifi, Çağdaş Gazeteciler Derneği, Dergiler Platformu, Eğitim Hizmetlerine Yardım ve Eğitim Geliştirme Derneği, Eğitim-İş, Emekli Öğretmenler Derneği, Nilüfer Kent Konseyi, Öv-Der (Öğrenci Velileri Derneği), Veli-Der (Öğrenci Veli Derneği), 29 Ekim Kadınları Derneği Girişimi ile Yeni Kuşak Köy Enstitülüler Derneği’nin oluşturduğu platform, Çağdaş Gazetciler Derneği’nde biraraya gelerek, basın toplantısı düzenlediler.

***

Yayınladıkları bildiride şunları söylediler:

“2020-2021 Eğitim Öğretim yılı seyretilmiş ve uzaktan eğitimle ve pekçok sorunla başladı. Yaşanan süreç hem öğrenciler hem öğretmenler hem de veliler için son derece yıpratıcıdır. MEB yeni eğitim yılı için ne yüz yüze eğitim ne de uzaktan eğitim için gerekli hazırlıkları yapmamıştır. MEB salgına karşı her türlü önlemleri alıp okulları her açıdan sağlıklı güvenli hale getirerek tüm kademede yüz yüze eğitime geçmelidir. Yoksa öğrenciler arasındaki eşitsizlikler giderek artacak telafi edilemez hale gelecektir.”

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.