Devlet eliyle dolandırıcılık ve kaçak inşaata ödül!

Mustafakemalpaşa Belediyesi’nin yediği naneye bakın, ilginç uygulamalarıyla kaçak yapılaşmayı adeta özendiriyor.
125 Ada, 92 parselde, birinci sınıf tarım alanı üzerine ikincisi kondurulan düğün salonları kaçak yapılmıştır. Anlayacağınız buraları imara kapalıdır.
İl Çevre ve Şehircilik Müdürlüğünce iki kez yıkım kararı verilmesine karşın Belediye bu kararları 3 yıldır uygulamıyor ve yasaları yok sayarak Bakanlığa adeta meydan okuyor.
Sizce, Belediye söz konusu yıkım kararlarını neden uygulamıyor?
“Belediye meclis üyeleri ne iş yapıyor” diye soruyorsanız, çoğu uyuyor. Başkan istediğinde, “Evet” demek için parmak kaldırdıklarında varlıklarını ancak hissettirebiliyor.
Üstüne üstlük Belediye, kaçak yapılara işletme ruhsatı veriyor yine “Tık” çıkmıyor. Suç olduğu halde bu kaçak yapılara elektrik ve su da bağlanıyor.
Koltuk işgalcileri sağır sultanın duyduklarını duymadıkları için üç maymunu oynuyor.
Görünen o ki, “Evet”çilerin tümüne yargı yolu açılıyor.
Halk arasındaki çirkin söylentiler de tabi ki kafaları karıştırıyor.
Gel de şaşırma.
Öncelikle, 125 Ada, 92 parseldeki sözde imara kapalı yaklaşık 8.5 dönüm birinci sınıf tarım alanının eski sahibi Serhat Çağatay’ın söylediklerine bir göz atalım:
”Söz konusu yerde, “Plastik Geri Dönüşüm İşletmeciliği” yaparken, on bir yıl önce Belediyeden bir yazı geldi: ”3194 sayılı imar yasasına göre 18. Madde uygulanacak, buradan yol geçecek, 15 gün içinde işletmeni boşalt. Aksi halde tarafınıza ödeme yapılmadan biz boşaltacağız” dendi.
Tabi ki çok şaşırdık. Ezildik, üzüldük. Başvurduğumuz tüm kapılar yüzümüze kapandı. Belediyenin olağanüstü baskıları üzerine 5-6 milyarlık yerimizi apar-topar boşaltarak 360 milyona satmak zorunda kaldık.
Sonra ne oldu biliyor musunuz? Adeta devlet eliyle dolandırıldık.
Rezalet durumdaki dolandırıcılık tavan yaparken, üzerimizde inanılmaz baskılar kuruldu.
Satmak zorunda bırakıldığımız arsamızdan ne yol geçti, ne de 18. Madde uygulandı. Hatta buraları daha da büyüdü. Yaklaşık 6.5 dönüm kalması gereken yer, yapılmayan yollar da içine katılarak belki de 8.5 dönüm oldu. İmara kapalı olan söz konusu bu yerden apar-topar çıkarken bıraktığımız bina allanıp, pullanarak onarıldı ve daha da büyütülerek kaçak düğün salonu yapıldı. Üstüne üstlük kaçak binaya “İşletme ruhsatı” verildi. Su aboneliği yapıldı. Elektrik bağlandı. Açıkçası defalarca yasalar çiğnenerek suç işlendi de kimsenin kılı kıpırdamadı.
Kaçak inşaatlara iki kez yıkım kararı çıkmasına rağmen hala neden uygulanmadı anlamış değilim.
Kısaca Belediye bizim yerlerimizin üzerinden başkalarını bilinçli bir şekilde katmerleştirerek zenginleştirdi.
Kimsenin kazancında gözümüz yok, yerimizi geri de istemiyoruz. Ancak adalet sağlansın, biz yandık hiç olmazsa başkaları yanmasın.”
Böyle söylüyor Belediye tarafından mağdur edilmiş durumdaki Serhat Çağatay.
Görünen köy kılavuz ister mi?
Yazımızı noktalamadan herkese davetiye göndererek bir iyilik de biz yapalım..
Duyduk, duymadık demeyin! Kimseler söylemedi diye sakın kızmayın!
Kem gözle bakanların elini kolunu bağladık.
Fesat düşünce içindekilerin her yanını sardık.
Sakın zaman yitirmeyin, hatta uçakla gelin.
Mustafakemalpaşa’da, birinci sınıf tarım alanlarında, istediğin gibi kaçak inşaat yapabilirsin.
Her türlü kolaylığı sağlıyoruz. Parasız işletme ruhsatı da veriyoruz. Sıkıntı olmasın diye elektriği, suyu peşin bağlıyoruz.
Kaçakçı abilerim, hepinizi beklerim.
Hepinize iyi günler dilerim.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.