AK Parti’nin Karacabey macerası…

AK Parti’nin Karacabey macerası…
 Siyasette bazen öyle gelişmeler yaşanıyor ki, akıl sır erdirmek mümkün değil…
 Parti genel merkezlerinin bir konuda gösterdiği hassasiyet, nedense il teşkilatlarında görülemiyor…  
Siyasette bazen öyle gelişmeler yaşanıyor ki, akıl sır erdirmek mümkün değil…
 Parti genel merkezlerinin bir konuda gösterdiği hassasiyet, nedense il teşkilatlarında görülemiyor…
 En canlı örneği Ak Parti’den örnek verelim…
 Hatırlayacaksınız;
 Önce Şaban Dişli olayı yaşandı…
 Çok geçmeden kızağa çekildi…
 Ardından;
 Dengir Mir Mehmet Fırat ile ilgili iddialar patladı…
 Zorlanılarak da olsa görev değişikliği yapıldı…
 Bu demek oluyor ki;
 Ak Parti Genel Merkezi, yaklaşan yerel seçimleri düşünerek atılması gerekli adımları cesaretle atıyor…
 Bir şekilde;
 Adı çeşitli iddialara karışan ve partiyi kamuoyu önünde zor duruma düşüren isimlere bir anlamda ‘Kusura bakma’ diyebilme kararlılığını gösteriyor…
 Böyle bir girizgahı neden yaptık? 
 Hemen söyleyelim ki, partinin Bursa teşkilatının kulaklarını çınlatmak için yaptık…
 Medyadan izliyorsunuz…
 Son günlerde Karacabey ile ilgili gelişmeler gündeme damgasını vuruyor…
 Özetleyelim;
 Karacabey Belediye Başkanı Ergün Koç ile ilgili önemli iddialar gündemde…
 Birincisi;
 Koç’un, bir kişiyi darp ettirdiği gerekçesiyle 5 yıl hapis istemiyle yargılanıyor olması. İlk duruşmanın 27 Kasım’da yapılacağı biliniyor…
İkincisi;
 İçişleri Bakanlığı müfettişlerinin raporuyla Karacabey Cumhuriyet Savcılığı’nın 12 ayrı iddia ile suç duyurusu söz konusu. Usulsüzlük ve yolsuzluk iddiaları içeren dosyayı gündemine alan Danıştay’ın vereceği karar, Koç’un adeta kaderini belirleyecek…
 Haksızlık etmeyelim;
 Sonuç itibarı ile mahkeme kararı netleşmedikçe herkes masumdur…
 Başkan Koç ile ilgili suçlamalar henüz iddia aşamasında ve yargıya intikal etmiş durumda…
 O nedenle, yargısız infaz kimsenin haddi değil…
 En azından, iddiaların nasıl sonuçlanacağının beklenmesi gerekiyor…
 Öyle değil mi?
 Cevap veriyoruz;
 Hayır, meğer aslında öyle değilmiş…
 Peki bunu nereden anladık?
 Söyleyelim;
 Ak Parti’nin Ergün Koç’u apar topar transfer etmesinden anladık…
 Kendi partisinden umudu kesmiş olacak ki;
 Başkan Koç da, kendisine yapılan teklife adeta plonjon yapmış ve neredeyse kaşla göz arasında yakasına rozeti takmış…
 Partinin ilçe teşkilatının “İstemeyiz” deklarasyonuna rağmen, Koç’un Ak Parti saflarında yerini almasını manidar bulup tepki gösterenlere hak vermek lazım…
 Bu gelişme, Karacabey’de öylesine sarsıcı bir sıkıntı yaratıyor ki, Ak Parti İl Başkanı Sedat Yalçın, ilçeye giderek istifa aşamasına gelen partililerin gönlünü almaya çalışıyor, ikna edebilmek için de adeta akla karayı seçiyor…
 Ak Parti’yi Karacabey’de zora sokan gelişmelerde, başrolü daha çok Milletvekili Ali Koyuncu’nun oynadığı biliniyor…
 Şimdi, kamuoyu haklı olarak iki konuyu merak ediyor;
 Birincisi; Milletvekili Koyuncu’nun, Başkan Koç’a yönelik aşırı ilgisinin(kimileri buna ‘zaaf’ diyor) nereden kaynaklandığı…
 İkincisi; Ak Parti Bursa İl Teşkilatı’nın, genel merkezin gösterdiği hassasiyetin ondan birini göstermekte neden bu denli aciz kaldığı…
 Doğrusu, bu soruları soranlar hiç de haksız değil…
 Baksanıza;
 Bir tarafta koskoca genel başkan yardımcıları, haklarındaki iddialar nedeniyle, partinin selameti açısından kızağa alınıyor…
 Diğer tarafta;
 Hakkında ciddi iddialar olan bir ilçe belediye başkanı, yargı kararı dahi beklenmeden ‘ak’lanıp ‘pak’lanıyor…
 Bunun da adı temiz siyaset oluyor…
 Anlayan beri gelsin…
İbrahim Erdoğan

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.