Ürünlerimiz kanser yeşertiyor

*Çeltikçi Belediye Başkanı İzzet Dede, arıtmasız fabrikaların kirlettiği derelerden sulanan tarlalardan elde edilen zehirli
ürünlerin halk sağlığını tehdit ettiğine dikkat çekti.
Mustafakemalpaşa’dan gelen ve Karacabey Ovası’nı dolaştıktan sonra Yeniköy’de Marmara Denizi’ne dökülen Susurluk Çayı, arıtmasız fabrikaların akıttığı zehirli atıklardan dolayı siyah ve kırmızı renkte akmaya başladı. Susurluk’taki süt ve et fabrikalarının dereye bıraktığı pis atıklar, Mustafakemalpaşa’da 100 bin, Karacabey’de ise, 300 bin dönüm ekili araziyi tehdit etmektedir.
Susurluk Belediyesi’nin arıtma olmadığı için kanalizasyon atıklarını dereye bıraktığını belirten Çeltikçi Belde halkı, bir ay sonra şeker fabrikasının da yapacağı yıkama çalışmaları sonunda, her yıl olduğu gibi balıkların zehirlenerek öleceğine dikkat çektiler.
Her yıl yüzbinlerce balığın bu şekilde zehirlenerek yok olduğunu dile getiren köylüler; ”Ne yazık ki tarlalarımızda bin bir zorlukla yetiştirdiğimiz ürünlerimiz pis atıkların yarattığı kirlilikten çok olumsuz etkileniyor. Zehirli sularla büyüttüğümüz sebze ve meyveler ise sofralarımızdan eksik etmediğimiz yiyecekleri oluşturmaktadır. Ne içtiğimiz belli, ne yediğimiz belli. Kanser hastalarının artması rastlantı değildir. Bu durum çiftçiler olarak başta bizlerin belini çok büküyor” diye konuştular.
50’e yakın köyle birlikte Karacabey Harası’nın da bu dereden sulama yaptığını söyleyen Çeltikçi Belediye Başkanı İzzet Dede, tarım ve hayvancılık sektörünün bu durumdan yüzde yüz etkilendiğini ileri sürdü.
Derenin siyah akmasının arıtmasız fabrikalardan kaynaklandığını iddia eden Başkan İzzet Dede, yaz aylarında yaşanacak salgın hastalıklardan korktuklarını dile getirdi.
Dede, halkı mümkün olduğunca dereden uzak tutmaya çalıştıklarını ancak, kurum ve kuruluşların gerekli önlemleri almaması nedeniyle “salgın hastalıkların” yaşanmasının kaçınılmaz olacağını kaydetti.
Mustafakemalpaşa ile Karacabey’in tarım ve hayvancık konusunda çok önemli yerler olduğuna vurgu yapan Dede, etkili ve yetkililerle birlikte sivil toplum örgütlerinin zaman yitirmeden harekete geçmesini istedi.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.