Tunç: “Milli Eğitim Bakanlığı ek ders ücretlerimizden elini çekmelidir!
Eğitim-Sen Karacabey Temsilcisi Salih Tunç, Milli Eğitim Bakanlığı’nın ek derslerde yaptığı düzenlemeye tepki gösterdi. Düzenlemenin öğretmenlerin gelirini düşür-düğünü iddia eden Tunç, Bakanlığın düzenlemeden vazgeçmesini istedi.
Tunç, “Geçtiğimiz günlerde Milli Eğitim Bakanlığı ders ve ek ders saatlerini düzenleyen mevzuata ilişkin ciddi değişikliler yapılmıştır.10 Mayıs 2008 tarihli, 26872 sayılı resmi Gazetede yayınlanan düzen-lemeyle 01.12.2006 tarihli ve 2006/11350 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile yürürlüğe konu-lan “ Milli Eğitim Bakanlığı yönetici ve öğretmenlerinin ders ve ek ders saatlerine ilişkin kararın 16’ncı maddesinin (b) bedinde yer alan ve bir ayda dört günü geç-memek üzere ayakta görülen te-davi nedeniyle” ibaresi madde metninden çıkarılmıştır. Bu de-ğişiklikle, eğitim emekçilerinin so-runlarını çözme yolunda bir adım atılması bir tarafa, gelir ve refah seviyesinin düşmesine ve daha da mağdur olmalarına neden ol-muştur” diye konuştu. Düzenlemenin hangi amaca hizmet ettiğini anlayamadıklarını belirten Tunç, 600 bin öğretmenin ders ve ek ders hakkının elinden alındığını ileri sürdü. Tunç, “Yayınlanan ders ve ek derslere yönelik kararname ile öğretmenler herhangi bir nedenle okula gelemedikleri bir günde, örneğin; mazeret izni aldıklarında, hasta sevki aldıklarında yada raporlu olduklarında, o günkü ders saati sayısının tümü veya ona karşılık gelen hazırlık ücreti de eklenerek kesilecektir. Hangi amaçla yapıldığı bizce belli olan, ancak 600 bine yakın öğretmenin ders ve ek ders hakkını açıkça ellerinden alan bu uygulama ciddi bir haksızlık ve adaletsizlik yaratmıştır.
Öğretmenlerin önceden belirlenemeyen ve istenmeyen sebeplerle; hasta olmaları, gerektiğinde mazeret izni almaları, kendilerine hekimlerce rapor verilmesi gibi yasal hakları engellenmek istenilmekte, esnek çalışma yöntemleri ile çalışma hayatı güvencesizleşmekte, var olan haklarımız gasp edilmektedir. Bu durumda yüz binlerce öğretmen, günlük ders ücretlerinin tamamının kesilmesi tehdidiyle karşı karşıya kalmaktadır. Diğer kamu görevlileri ile Milli Eğitim Bakanlığı yöneticilerinin bu gibi yasal hakları engellenmezken, öğretmenlerin bu yasal haklarının ücret kesilmesi tehdidiyle karşılanması, MEB’in gözünde öğretmenlere ne kadar değer verildiğini göstermektedir. Bu durumun hak ve adalet kavramlarıyla, anayasal eşitlik kavramlarıyla bağdaştırılması mümkün değildir” dedi.
Kazanılmış haklarımızın, elimizden alınmasına seyirci kalmayacağız
Tunç, haklarını sonuna kadar arayacaklarını belirterek, şöyle devam etti: “Eğitim Sen olarak tüm eğitim emekçilerine sesleniyoruz; ek ders ücretlerimizin haksız yere kesintiye uğramasına ve AKP hükümetinin eğitim emekçilerinin kazanılmış haklarına yönelik tüm uygulamalarına karşı örgütlenmekten, birlikte, omuz omuza mücadele etmekten başka çıkar yol yoktur. Eğer bizler, yaşanan haksız uygulamalara bugünden demokratik tepkilerimizi göstermezsek, yarın daha kapsamlı hak kayıpları yaşanmasının kaçınılmaz olacağı ortadadır.
Sınıf öğretmenlerinin, branş öğretmenlerinin ve meslek lisesi öğretmenlerinin maaş karşılığı çalışma saatleri eşit değildir. Bu durum ciddi adaletsizlikler yaratmaktadır. Öğretmenlerin maaş karşılığı çalışma saatleri eşitlenmeli, ek ders uygulamasından tüm öğretmenlerin adil biçimde yararlanması sağlanmalıdır. Ayrıca ek derslerin emeklilik keseneği içine alınması gerekmektedir. Bakanlık, henüz zaman varken yapılan bu yanlıştan derhal dönmeli, kazanılmış haklarımızda elini uzatmaktan vazgeçmelidir.
Milli Eğitim Bakanlığını bir kez daha uyarıyoruz. Düzenlemeleri taleplerimiz çerçevesinde yapmalıdır.
Öğretmenlerin ek ders ücretleri haftalık değil günlük olarak hesaplanmalıdır.
Bütün öğretmenlerin maaş karşılığı çalışma saatleri eşit hale getirilmeli tüm branşlarda on saat olmalıdır.
Ek ders ücretleri emeklilik keseneği içerisine alınmalıdır.
Öğretmenlere nöbet görevleri için ders ücreti ödenmelidir.
Eğitim Sen, eğitim emekçilerinin kazanılmış haklarına karşı yürütülen bu tür girişimlerin ne ilk, ne de son olacağının bilincindedir. Bu nedenle sendikamız, tüm eğitim emekçileri ile birlikte, haklarımıza yönelik olarak gerçekleştirilmek istenen her türlü girişiminin karşısında olmaya, bu ve benzeri girişimlere karşı demokratik tepkilerini göstermeye devam edecektir” dedi.