Top Ankara’lılar da!
Top Ankara’lılar da!
Bir ABD-AKP klasiği daha yaşadık.
Reklama dayalı aday empozesi. Günlerdir kamuoyunu meraklandırıp, bambaşka bir aday piyasaya sürülecek havasını basmak. Aslında yapacağı, başından belli; AKP’yi iyi özümlemiş olanlar için. ABD’li iflas etmiş bir iş adamına soruyorlar. Yeni bir sermayeye sahip olursanız önceliğiniz nedir?
ABD’li müflis işadamının cevabı gayet kesin.
-Yeni sermayemin dörtte üçünü reklam için harcarım.
İşte AKP’de enerjisinin büyük bir kısmı hizmete değil de, reklama harcamaktadır. Aday açıklama toplantısına Başbakan Recep Tayip Erdoğan katılıyor ve aklınca vatandaşın merakını tepe noktalara çıkarmak için; Kocaeli’de Sefa Sirmen’in inşasını gerçekleştiren Yuvacık Barajı ile Ankara’da inşa edilen bir göleti mukayese ediyor. Rakamları da çarpıtarak.
Cevabını da aynı gün Bay Sefa Sirmenden aldı. “Başbakan Yuvacık Barajı ile ilgili iddialarını ispat edemezse müfteridir.” Ne olacak şimdi? Hiç birşey. Çünkü, Başbakan imamet sistemi gereği konuşacağını konuşuyor, eline verilen rakamların doğruluğunu araştırmadan okuyor ve gidiyor. Soru sorgulamasına fırsat vermiyor. Es kaza soru sorma fırsatı bulan gazeteye ise, “Sen soru sormasını bilmiyorsun, üstelik de sarhoşsun” deyip cevaplamıyor. Muhterem sanki alkometre. On metre ötesindeki gazetecinin sarhoş olup, olmadığını anında anlıyor. (Daha önceki bir basın toplantısında)
Neyse, dönelim adaylara. Ankara’da Melih Gökçek, Gaziantep’te Asım Güzelbey ve Erzurum’da da Ahmet Küçükler ile yola devam edeceklermiş.
Erzurum adayı Ahmet Küçükler basının gündemine düşmemiştir. Kamuoyu tarafından pek bilinmemekte. Asım Güzelbey ise, bir arsa rantı ile ilgili olarak gündeme gelmiş, iddialar Şaban Dişli-Mir Dengir Mehmet Fırat-Melih Gökçek üçgeninde gürültüye kaynayıp gitmiştir.
Melih Gökçek’e ne dersiniz? CHP Grup Başkan Vekili Kemal Kılıçtaroğlu tarafından nakavt edildi. Sağı solu yara bere içerisinde. Halen balon patlatmak ile meşgul. Ankara halkının nasıl soydurulduğu meydanda. Televizyon ekranlarında en ince detayına kadar ortaya serildi.
Ankara halkından fazladan ve haksız olarak tahsil edilen paralar konusunda, Enerji Piyasası Düzenleme Üst Kurulu’nca Başkent Gaz A.Ş. defalarca uyarılmış olmasına rağmen tıs yok. Hakkını arayan vatandaşa ise mahkeme kapısı gösterilmiş. Yaptığımız yanımıza kar kalır, vatandaş mırıldanır, mırıldanır susar denilmiş. Ne zamana kadar?
Bay Kemal Kılıçtaroğlu’nun belgelerle Melih Gökçek’i televizyon ekranında nakavt edene kadar. Şimdi çıkmışlar, “Mahkeme kararına gerek yok; başvurusunu yapana hemen ödeme yapılacak” Bu bir tespittir.
Geçmiş olsun. Akılları sıra, seçimlere yüzlü girecekler. Tabii, Ankara halkına yutturabilirler ise.
Aslında Melih Gökçek oynanan bir oyunun parçası olabilir. AKP, Ankara Belediye Başkanlığı’nın elden çıktığı kanısına varmış olabilir. Melih Gökçek’ten de kurtulmanın yolu aranmaktadır. AKP içerisinde Melih Gökçek’e karşı bir güven bunalımı had safhaya çıkmıştır.
Bay Kemal Kılıçtaroğlu tarafından feci şekilde hırpalanmış ve Partisi tarafından da adaylık aşamasında hırpalanmış bir Melih Gökçek’in malübiyeti kaçınılmazdır.
AKP, seçim yenilgisini Melih Gökçek’in üzerine sıvayarak ve siyasi hayatını bitirerek, bir başka siyasi oluşum içerisinde olmasının önüne geçmeye çalışmaktadır.
Ankara’yı da gözden çıkaran AKP’nin ince hesapları ortada. Ankara halkının ise, Melih Gökçek’le birlikte AKP’den de kurtulmak istemesinin mesajını vermeye çalıştığına ne demeli?
Başkent’de yeni bir sayfa açılıyor!