Başbakan’a Mektup

1980 darbesine nasıl gelindiğini kimse anlayabildi mi? Bugünlerde Başbakan “Nerden nereye geldik” diye meydan okuyor. Ballandıra, ballandıra anlatıyor. Geçmişe bir göz atalım: Erbakan’ın Erzurum konuşmasını hatırlayalım: “Bu düzenden kurtulacağız. Kurtuluş kanlı mı, kansız mı olacak göreceğiz “ diyerek bir sinyal verdi. O sırada arkasındakiler de kimlerdi? Erdoğan, Gül, Arınç değil miydi? O zihniyet %27 ile iktidar oldu.
Doğru Yol Partisi Genel Başkanı Çiller’de, “Bu zihniyete destek vermek, ülkeyi karanlığa götürmektir” dedi. Hükümet kurma görevi Erbakan’a verildi ancak gereken çoğunluk sağlanmadı. Görev Çiller’e verildi. Çiller %27’yle birinci olan bu partiye hükümet kurma teklifinde bile bulunmadı. Mesut Yılmaz Erbakan’la hükümeti kurmaya kalktığı sırada Çiller, “Gel hükümeti beraber kuralım, halkın beklentisi biziz” dedi.
22 Temmuz’da %47’yle gelen ve beş yıldır iktidarda yer alan AKP Genel Başkanı ve Başbakan Tayyip Erdoğan, her zaman ki gibi her kesime meydan okumaya devam etmektedir. Kürsüden şiirlerle, nerden nereye geldik demekle doğru söylüyor. Söyledikleri, “Enflasyon üç haneliydi, bankalar hortumlanıyordu, yoksulluk, açlık hat safhadaydı hepsini bitirdik, Allah’a şükür. Devletin sırtındaki kambur kamu sektörlerinden devleti kurtardık” diyerek sallıyor.
Paradan çift sıfırı atarak gizli devalüasyonla enflasyondan kurtulduk diyen başbakana soruyorum. Paradan çift sıfırları atmakla ne yaptın? Enflasyonu üç haneden tek rakama düşürdüğünü mü sanıyorsun? Aldatıyorsun. Devletin sırtında kambur olarak görülen, Köy Hizmetleri’ni, Özel İdareye, Devlet Su İşeri’nin sulama paralarını toplaması için Sulama Birliklerine, Karayollarını, müteahhitlere devrederek Türkiye’yi kurtardığını mı zannediyorsun? Türkiye Elektrik Kurumu da zarar mı ediyordu da özelleştirdin?
Tekel, Paşabahçe, Pektim ve bankaları yabancılara satarak dış sermayeyi ülkeye çektiğini iddia ediyorsun. Bu yaptıklarından halka yansıyan ne var açıklarmısınız çok merak ediyoruz. Yeni üniversiteler mi açtın? Fabrikalar, barajlar mı yaptın? Ne ürettin? Fakirliği, yoksulluğu mu hallettin? Bu ülkede yeşil kartlı sayısını 11 milyon yaptın. Bravo, işte bu konuda çok haklısın. Çiftçinin bir traktörü vardı da iki traktör mü oldu? Esnaf sermayesini ikiye mi katladı? Emekliye verdiğin %4 diye ilan ettiğin gerçekte bir yıllık %3 olan zammınla mı ekonomiyi düzelttin? Başbakan yinede haklı. %47 oy aldı. Yaşadığı her gün yakınan halk bu oyu verdi, kimsenin sorunu yok. Bu ülkede tek sorun türban meselesi sanki. Üniversitelere giremeyen 500 türbanlı öğrencinin sorununu çözmek için başbakan oldunuz?
Her seçim döneminde mağdurları oynayarak başbakan oldunuz. Yıkmaya çalıştığınız demokrasi rejimi size başbakan olmayı sağladı. Sayın Başbakanım, kavga etmediğiniz devletin hangi organı kaldı? Şemdinli olayında tavrınız takdire şayan. Tescilli PKK’lı olan ve PKK’ya yataklık eden kişinin dükkanına bomba atıldı diye, Şemdinli’ye giderek “geçmiş olsun” dedin de, Şemdinli’de görev yapan devletin güvenliğini sağlayan asker ve polis ailelerine aynı nezaketi neden göstermedin? Üstelik olayda adı geçen astsubayları o günlerde daha Genel Kurmay Başkanı olmayan paşamıza yakınlığı oldukları lanse edilerek, Genel Kurmay Başkanlığı engellenmek istenmedi mi? Seçimlerden evvel Cumhurbaşkanlığı, kaosu yaratılarak, Müslüman Cumhurbaşkanı seçileceği partililerinizin kurmayları tarafından söylenmedi mi, daha evvel seçilenler Müslüman değimliydi?
Sattığınız bankalar, çarşı pazar, kahve kahve dolaşarak kredi kartı dağıtıyor. Eskiden kredi kartı almanın zorluklarını herkes biliyor. Şimdi yeter ki iste.
Borçlandırdığınız gibi, anaları babaları kardeşleri de bu borç batağına attığınızın farkın damısınız?Dış sermayeye sattığınız bu bankalara da meydan okuduğunuzda alacaklarını bırakarak tasını toprağını toplayacaklarını mı sanıyorsun? Ve dönüp diyorsun ki, en az üç çocuk yapın. Size acizane bir sözüm var. Sayın Başbakanım. Ülkeler nüfusunla mı büyür, yoksa ekonomisiyle mi? Bence ekonomisiyle büyümeyen, nüfusuyla büyümeye kalkan ülkeler açlığa mahkum olmuşlardır. Hindistan, Pakistan gibi. Ama kontrollü olarak büyüyen Fransa, İngiltere, Almanya, İsviçre, yani tüm Avrupa ülkelerine bakın. Bu gerçekler dururken, siz övüne övüne neler söylüyorsunuz. Çoğalacak bu nüfusu da 500 kilo kömür, bir paket yiyecekle mi besleyeceksiniz? Kömürü, paketi alan size oy vermeye devam edecek öylemi?
Şimdi önümüzde yerel seçimler var. Yine kaos, yine mağduriyet. Seçimler yine torbada keklik değil mi?
Sayın Başbakanım 5 yıllık iktidar döneminizde etüt çalışmaları yapılmış, projelendirme safhasında olan insanların yaşam kaynağı olan Gölecik Barajı bile yapılmamış bir ilçeye diyeceksiniz ki, “Biz iktidarız, size ancak bu hizmeti biz veririz.” Yerel seçimlerde görüşmek üzere.

H. Cavit Çamoğlu’nun yazısı 24.03.2008

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.