“Sorunlar yumağına pis sular da eklendi”

Cumhuriyet Halk Partisi Karacabey Belediye Meclis Üyesi Kemal Ziya Koşaner, Boğaz Mahallesi’ne arıtmadan çok pis sular geldiğini belirterek, acil olarak BUSKİ’yi göreve çağırdı.
Konuyla ilgili detaylı bir açıklama yapan Koşaner, Karacabey’deki sorunlar yumağının her geçen gün büyüdüğüne dikkat çekerek, ilçede fotoğrafçılıkla uğraşanlara da bazı eleştirilerde bulundu.
CHP Belediye Meclis Üyesi Koşaner, yazılı açıklamasında şu ifadelere yer verdi: “Görevimiz gereği, ilçemizin sıkıntılarını sürekli dile getiriyoruz. Ancak bir şey değişmiyor. Aksine, Karacabey’deki sorunlar yumağı her geçen gün artıyor. Yol meselesi dedik yazdık, su meselesi dedik yazdık. Karacabey içinde oto park sorunu dedik yazdık ve kaldırımları bırakıp yollara taşan esnaflar dedik yazdık. Ama çözüm yok, belediye hep aynı yine ses yok.
İşim gereği Çarşamba günü Boğaz Mahallesi’nde ölçüm yapıyordum. Yanımızdan geçen muhtarın arabasını durdurdum ve ona bir şey soracaktım ki, “Adaş bende seni arayacaktım” diye söze başladı. “Hayrolsun” dedim. “Bizim önemli bir sorunumuz var. Bunu defalarca ilgililere ilettim ama olmadı” diye söze girdi. Sorunun ne olduğunu sorduğumda ise “Bu ayaküstü olacak bir şey değil, akşam saat 5’ten sonra kahveye gel görüşürüz” dedi.
Ölçüm işi bitti, saat 5’te kahveye gittim. Çayları içtik ve “Ben sorun ne adaş?” diye sordum. “Sorun burada anlatılmaz, sorunlu yerin başına gidelim” dedi. Araca bindik, Boğaz Mahallesi’nde ‘Fındıkaltı’ denilen, evlerin bulunduğu yerden ormanın içine giden yola girdik. “Araç gitmez buradan” dedi muhtar ve yürüyerek sorunun olduğu yere ulaşmaya çalıştık. Ormanın içinden yürürken karasinek istilası ile karşılaştık. Bu kadar sineği sadece tavuk çiftliği pisliklerinin atıldığı yerlerde görmüştüm. Tabi etraftaki pis kokuda bu manzaraya eklenince artık siz düşünün gerisini.
“Muhtar bu ne?” diye sordum. “Gideceğimiz yerin ürünü” yanıtını verdi. Yaklaşık 300 metre yürüdük. İnsan tarafından yapıldığı belli olan 10×10 metre ebatlarında su havuzuna benzer bir yere çıktık. “Al sana işte sorunun kaynağı” dedi.
Kenarları yerden yaklaşık 1 metre yüksekliğinde, toprak yığılı olan havuzun kenarına çıktık. Çok pis bir koku ve havuzun içindeki su da öylesine kirli ki anlatamam.
“Bu su nerden geliyor?” diye sorduğumda, bu suyun arıtmadan geldiğini söyledi muhtar. “Nasıl yani?” dedim. “Hani sizin arıtmalar doğal arıtmaydı. Hani arıtmadan çıkan su içilecek kalitede olacaktı?” diye sorguladım. Muhtar, “Orasını bilmem, görünen bu işte” dedi. Suyun arıtmadan buraya pompalandığını söyledi.
Muhtar, bu suyun çok sinek yaptığından, pis kokular yaydığından, mahallede oturanların çok şikayetçi olduklarından, bunu çeşitli kurumlara ilettiklerini ama bir sonuç alamadıklarından yakındı. Bir de BUSKİ tarafından evde kullandıkları su için saat bağlanması gerektiğinin ihbar edildiğini de anlattı.
Arıtmadan çıkan su çok ama çok kötü. Zaten kot seviyesi düşük olduğu için yılın belirli ayları su altında olan bu alanda bu pis sular etrafa yayılıyor. Boğaz ve diğer mahallerin hayvanları burada otluyor. İnsanın yanı sıra hayvan sağlığı açısından da sakınca doğuracak bir durum meydana geliyor. Su toplanan yerin etrafında koruyucu bir barikatta yok, etraf açık olduğu için buraya insan veya hayvanın düşe tehlikesi büyük ama böyle bir şeyi bile düşünememişler. BUSKİ yetkilileri inşallah bu haberi okur da gerekli önlemleri alır.
Bir de bu alan, yöneticilerin dillerinden düşürmediği o meşhur ‘Longoz Ormanları’nda yer alıyor. Hani meşhur kuş bilimcileri ve meşhur fotoğraf sanatçılarının en güzel fotoğrafları çektikleri, adına festival düzenledikleri ve tanıtımlarda bulundukları Longoz Ormanı…
Nedense doğa fotoğrafçıları bu tür olumsuzlukları görmezler, sadece ördeği, yılanı, flamingoyu, kaz, Nilüfer çiçeklerini ve diğer canlıların resimlerini çekerler. O da suların en üst düzeye çıktığı zaman!
Haydi sayın fotoğrafçılar, gidin şimdi o arıtmadan çıkan pis suyun yayıldığı alanı, Nilüfer Deresi’nden gelip koca su deresine karışan Bursa’nın atık suyunu çekin ve ne zaman temizlenecek bu dereler diye de sorgulayın! Belki yapacağınız bu sorgulama birilerini uyandırır da Boğaz Mahallesi’nin arıtmasının çalışması için ve Nilüfer Deresini temizlenmesi adına adım atarlar.
Şimdi diyeceksiniz ki, “Nilüfer Deresi’nin bu alanla ne işi var?” Poyraz ve dalyan göllerine su bu dereden geliyor da onun için ilgisi var.
Sonuç olarak Sayın BUSKİ yetkilileri, Nilüfer Deresi belki sizin sorumluluğunuzda değil ama Boğaz Mahallesi sizin yetkinizde. Bir el atın da şu sorunu mutlu sona ulaştırın lütfen. Hepimize sorunların en az olduğu mutlu bir Karacabey’de huzurlu bir yaşam dilerim.”

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.