Mudanya’dan 91 Yıl Sonraki Yenilgi

Bugün Mudanya Mütarekesinin 91. yılı. Türk ulusunun 223 yıl sonra ilk kez bir görüşme masasından zaferle kalktığı günün yıldönümü.

Emperyalizmin tarihi Anadolu yenilgisinin resmen ilanın yıldönümü . Emperyalistler bu tarihi yenilgiyi gizlemek için bir yanılgı ile Milli Kurtuluş Savaşımıza “Yunan Harbi” denilmesini çok severler. Böylelikle kendi tarihi yenilgilerini üzerimize sürdükleri Yunan ordusuna yıkarlar.

Milli kurtuluş Savaşımızın bir “Yunan Harbi” olmadığının en net göstergesi Mudanya Mütarekesidir.

Hemen her savaşın sonunda bir mütareke (silah bırakma anlaşması ) yapılır. Mütareke, savaşan taraflar arasındadır. Yani kiminle savaştıysanız onunla mütareke yaparsınız.

Yolunuz Mudanya'ya düşerse deniz kenarındaki zarif Mütareke Müzesine mutlaka uğrayın. Orada kiminle savaştığımızı göreceksiniz. Mütareke Müzesinde görüşmeler mankenlerle canlandırılmış. Binanın giriş katında denize bakan sol köşedeki odada masanın etrafında görüşmeleri yürüten heyet mankenlerle temsil ediliyor.

Mankenler sırasıyla, galip taraf Türk temsilcisi  İsmet Paşa, İngiltere'yi temsil eden General Harrington, Fransa'yı temsil eden General Charpy, İtalya'yı temsil eden ise General Monbelli. Ortalıkta Yunan tensilcisi yok…

Yunan temsilcisi verilen görevi yerine getiremeyerek kabahat yapmış memurlar gibi açıkta demirlemiş İngiliz Iron Duke zırhlısında bekliyor. 

Mudanya'daki Mütareke Müzesinde mankenlerle canlandırılan bu sahne Kurtuluş Savaşında kimlerle savaştığımızın en net fotoğrafıdır. Nedense Mudanya Mütarekesinin bu yönünü kimse öne çıkarıp vurgulamaz.

Oysa bu durumu ünlü gazeteci yazar Ernest Hemingway vurgulamıştır. Türklerin zaferini izlemek için pek çok Batılı gazeteci Mudanya'dadır. Bunlar arasında ünlü yazar da vardır. Hemingway Mudanya'yı “Batılıların barış dilenmeye geldikleri kıyı kasabası” olarak değerlendirmektedir. Yenilgiye uğrayıp “barış dilenen” emperyalistler…

Türk ordusunun Mudanya zaferinden tam 91 yıl sonra bütün gazeteler bu kez Türk Ordusunun büyük yenilgisinden söz ediyor. Türk ordusuna ağır bir balyoz indiren “balyoz” davası kararları gazete sayfalarını kaplıyor.

Yenilgiye uğramış Türk Genelkurmayı da ortalarda görünmüyor. Bir avuç emekli asker ile esir alınanların yakınları, yakınında bile protesto yapılmasına asla izin verilmeyen Genelkurmay önünde protesto gösterisi yapıyor.

Esas zaferi kazanan 91 yıl önceki yenilgiyi asla unutmamış emperyalistler de ortada görünmüyor.Yargıtay kararını açıklayan hakimler bile ortada yok. Kararı hızla okuyup içeri çekiliyorlar.

Ortaya çıkıp sahte kahramanlık yapanlar ise terör örgütünün sözcüleri ve  siyasi uzantısı partinin temsilcileri. Eli kolu bağlanmış kahramanlara terör örgütüne yenilmiş görüntüsü yaşattılar.

Türk ordusunun 30 yıldır savaştığı terör örgütü sözcüleri zafer edasıyla demeçler veriyor. Kimisi kararı yetersiz bulurken, kimisi zafer şarkısı söylüyor.

Türk ordusu Mudanya Mütarekesinin 91 yılında zafer kutlaması yapacağına Mondros Mütarekesi günlerini yaşıyor. Mondros Mütarekesi sonrası subayların tıkıldığı “Bekir ağa Bölüğü” bu kez Silivri'de, Hasdal'da kurulmuş.

Türk ordusu “Ergenekon” ve “balyoz” davaları ile 91 yıl önce büyük bir yenilgiye uğrayan işgalcilerden daha çok esir vermiş durumda.

Türk halkı, Mudanya Mütarekesinin 91. yılında kendilerine Mondros günlerini yaşatanları unutmayacak…

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.