Kubilay Unutulmayacak

Yedeksubay öğretmen Mustafa Fehmi Kubilay ile Bekçi Şevki ve Hasan’ın İzmir Menemen’de Nakşibendi ayaklanması sonucu katledilmesinin üzerinden tam 87 yıl geçti. Devrim şehitleri her yıl olduğu gibi bu yıl da Menemen Yıldıztepe’deki anıtta düzenlenecek törenlerle anılacak.

Yıldıztepe’de düzenlenecek törenlerden sonra Menemen’de ADD Genel Merkezi tarafından düzenlenecek panelde, ADD Genel Başkanı Tansel Çölaşan ve İzmir Milletvekili Mustafa Balbay konuşmacı olacak. Diğer taraftan bir tören de Mustafa Fehmi Kubilay’ın mezun olduğu ve o zamanki adı Muallim Mektebi olan Bursa’daki Çelebi Mehmet Lisesinde yapılacak. Ancak Çelebi Mehmet Lisesinde yıllardır yapılmakta olan törenler, okul müdürünün 2 yıldan bu yana engellemesi nedeniyle yapılamıyordu. Bu yıl anma törenin okulda yapılabilmesi için Bursa Valiliği nezdinde girişimler sürüyor.

ADD Genel Merkezi Menemen olaylarının yıldönümü nedeniyle bir bildiri yayınladı. Bildiri aynen şöyle:

Kubilayların Günleri Geldi…

Devrim şehidi Yedeksubay öğretmen Mustafa Fehmi Kubilay’ı katledilişinin 87. yılında saygı ve minnetle anıyoruz.

Kan ve ateş çemberinden geçerek bu ülkeyi kurtaran Gazi Mustafa Kemal ve arkadaşları, genç Cumhuriyetimizi bekleyen tehlikeleri çok iyi biliyorlardı. Bu nedenle Cumhuriyeti koruyacak bekçileri de yetiştirmenin ne kadar önemli olduğunun bilincindeydiler.

Atatürk, 1927 yılında 6 gün boyunca okuduğu Büyük Nutkunun son günü olan 20 Ekim’de, nutkun sonuna eklediği Gençliğe Hitabe bölümünde, Cumhuriyetimizi bekleyen tehlikeleri net bir dille ifade ediyordu. Gençliğe hitabe aynı zamanda Kubilaylar yetiştirme kararlılığının da ifadesi idi. O sırada Bursa Muallim mektebini bitiren Mustafa Fehmi Kubilay bir yıllık genç bir öğretmendi.

Cumhuriyetin Kubilaylar yetiştirme kararlılığına karşı Cumhuriyetin düşmanları da Derviş Mehmetler yetiştirme kararlılığını hiç terk etmediler.

23 Aralık 1930 günü İzmir’in Menemen ilçesinde Cumhuriyeti yıkma kararlılığında olan Derviş Mehmetler ayaklandı. O sırada Menemen’de askerlik görevini Yedeksubay olarak yapmakta olan Öğretmen Mustafa Fehmi Kubilay ayaklanıcıların karşısına dikildi. Elinde kuru-sıkı mermiler bulunan manevra fişeklerinden başka bir şey yoktu. Derviş Mehmet ve kandırılmış destekçileri yaralayıp yere düşürdükleri Kubilay’ı cami avlusunda yakalayarak kör bir bağ bıçağıyla kestikleri başını bir sırığın ucuma geçirerek Menemen sokaklarında gezdirdiler. Bu arada Bekçi Şevki ile Bekçi Hasan’ı da şehit ettiler. Bu üç şehidimiz Menemen Yıldıztepe’deki anıtlarında yazdığı gibi “İnandılar. Dövüştüler. Öldüler.”

Cumhuriyet devrimi ayaklanmayı gerektiği şekilde bastırdı. Cumhuriyet bu hain  ayaklanmayı bastırmakla yetinmedi. Kubilaylar yetiştirme kararlılığını sürdürdü. Öte yandan Cumhuriyet düşmanları da yeni Derviş Mehmetler yetiştirmeyi sürdürdüler. Menemen ayaklanmasının üzerinden 2 yıl 41 gün geçmişti ki Derviş Mehmetlerin arkasındakiler Kubilay’ın öğretmen olarak mezun olduğu Bursa’da 2 Şubat 1933 günü yine bir ayaklanma girişiminde bulundular.

Atatürk bu girişime derhal Bursa’ya giderek müdahale etti. Ve 6 Şubat 1933 günü Türk gençliğine ünlü Bursa Nutku ile sesleniyordu. Mustafa Kemal Atatürk bu kez gençliğe, devrim karşıtlarına karşı nasıl mücadele edileceğini de öğütlüyor, “Elle, taşla, sopa ve silahla; nesi varsa onunla kendi yapıtını koruyacaktır” diyordu. Tıpkı Kubilay’ın 23 Aralık 1930 günü kuru-sıkı manevra fişeği ile yaptığı gibi…

Cumhuriyet devrimi Onuncu yılında Kubilaylar yetiştirme iradesine sımsıkı sarıldı. Devrimlerine hız verdi. Üretimin kalelerini inşa etti. Eğitim reformuna hız verdi. Kör karanlığı yok etmek için kadınlarımıza Avrupa’dan önce seçme ve seçilme hakkı tanındı. Ardından köylere ışık götürecek Köy Enstitüleri projesi başlatıldı.

Ne acıdır ki Derviş Mehmetleri yetiştirme projesi de hep yürütüldü. Zaman içinde bu proje siyasi iktidarlar eli ile de sürdürüldü. “Siz isterseniz hilafeti bile getirebilirsiniz” diye konuşan başbakanlardan, “kininizi unutmayın” ya da “kindar nesiller yetiştireceğiz” diyen başbakanlar dönemine geldik. Menemen ayaklanmasını bastıran Mustafa Muğlalı Paşa’ya saldırıdan, Şeyh Saitlerin, Seyit Rızaların heykellerinin dikildiği dönemlere geldik. Bu arada Atatürk heykelleri de sistematik şekilde saldırıya uğruyordu.

“Kininizi unutmayın” diyenler, bunun hangi “kin” olduğunu yüksek sesle söyleyemeseler bile Cumhuriyete kin duyanlar bu “kinin” neye karşı olduğunu karanlık köşelerde çok iyi öğretip örgütlendiler. 15 Temmuz 2016 gecesi bu “kinin” neleri hedeflediğini yaşayarak gördük. “Kininizi unutmayın” diyenler bile bu tablo karşısında çok şaşırdılar. Darbe girişiminden sadece 7 ay önce Kubilay’ın yetiştiği ve günümüzde adı Çelebi Mehmet Lisesi olan Muallim Mektebinin şimdiki müdürü, Kubilay’ın okulunda Kubilay anmasına yasak getirdi. Çünkü onların Derviş Mehmetler yetiştirme kararlılığı sürüyordu.

Ancak meydan o kadar da boş değil. Cumhuriyetin Kubilaylar yetiştirme kararlılığı sürüyor. Meydanlar “Mustafa Kemal’in Askerleriyiz” sloganları ile daha çok inliyor.

Kubilay’ın okulundan Derviş Mehmet yetiştirmek isteyenler her sabah okulun kapısında Cumhuriyeti bekleyen Kubilay anıtının önünden bacakları titreyerek geçiyor.

“Kindar nesiller yetiştirme” hedefi sürdükçe binlerce Kubilay daha yetişecektir. Bu kin bitmedikçe de yetişmeye devam edecektir.

Derviş Mehmetlerin günleri geldiyse, Kubilayların günleri de gelmiştir.

Atatürkçü Düşünce Derneği

Genel Merkezi

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.