‘Halk Meydanı’ Karacabey’de
Şahinköy’de on binler tek yürek oldu, tarım ve hayvancılığın başkenti anlayışını öne çıkararak, doğaya sahip çıkıtı ‘Halk Meydanı’ Karacabey çiftçisini dinledi *Olay Tv’deki ‘Halk Meydanı’nın yapımcısı Şemsettin Şen, Karacabey Şahinköy ile Yenisarıbey köylerinde çevre kirliliği ve küresel kuraklığı masaya yatırdı. *Şahinköy’e kurulmak istenen Çimento Fabrikası ve Yenisarıbey’de ise kuraklıktan kaynaklanan su sıkıntısı konularında köylülerle söyleşen Şen, ardından bir dönem çocukluğunu yaşadığı Beylik Köyü’nü ziyaret etti. Karacabey Şahinköy ve civar köylerden gelen halkla bir araya gelen Şemsettin Şen, çimento fabrikasının yaratacağı kirlilik üzerine köylülerle söyleşi yaptı. Karadağ eteklerindeki çekimlere; Ziraat Odası Başkanı Nuri Karaca, Güney Marmara Doğal ve Kültürel Çevreyi Koruma Derneği Başkanı Adnan Önürmen, Orman Mühendisleri Odası Bursa Şubesi Başkanı İmdat Demir, Ziraat Mühendisleri Odası Bursa Şubesi Başkanı İlhan Demiröz de konuk oldu. Şemsettin Şen programda ilk olarak kaplumbağa faciasını ortaya çıkaran Köylü Vahit Filiz’e mikrofonu uzattı. Kısa ve öz konuşan Vahit Filiz, çimento fabrikasını ve taş ocağını kesinlikle istemediklerini söyledi. Şahinköy Muhtarı Mustafa Çiçek ise, çeşitli vaatlerle halkın kandırılmaya çalışıldığına dikkat çekerek, “Doğa katliamı yapılmak isteniyor. Ancak buna izin vermeyeceğiz. Tüm Karacabey arkamızda. Ovamızın betonlaşmasını istemiyoruz. Çocuklarımızın geleceğini karartmamak için doğamızı koruyacağız!” dedi. Emekli Öğretmen Ümit Yalçın, verdiği ilginç örnek ile büyük alkış aldı. Yalçın, “Bölgemizi işgal güçleri ele geçirse, bu güzel ovaya çimento fabrikası kurmaz.” diye özetledi. Daha sonra sırasıyla tüm köylüler, konuyla ilgili düşüncelerini Şemsettin Şen’e aktardı. Kurulmak istenen çimento fabrikası ile bölgede mevcut Taş Ocağı’nı istemediklerinin altını kalın bir çizgiyle çizen köylüler şunları söyledi; “Bizler artık bilinçlendik. Geleceğimizin kararmasına asla izin vermeyeceğiz. Ovamızı katletmek isteyenler bu gücü nerden alıyor? Buralara çivi dahi çaktırmayan devlet, koca ovamızın yok olmasına nasıl olur da izin verir? Gerekirse canımızı feda eder, fabrikayı buraya kurdurmayız. Bu girişim doğa katliamıdır. Birinci sınıf tarım arazilerinin yok edilmesidir. Buralara tarım ve hayvancılık konusunda yatırım yapılsın. Taş Ocağı’nın bölgemize yaptıkları ortada. Canlıları yok ettiler. Karacabey Ovası gibi başka bir ova Türkiye’de yok. Bize çimento fabrikası değil, braj lazım. Devlet, ilk önce Gölecik Brajını bitirsin. Tek derdimiz su. Konu hakkındaki düşüncelerimiz bunlar. 90 bin Karacabey’li arkamızda. Çimento Fabrikası’nı da, Taş Ocağı’nı da istemiyoruz” Ziraat Odası Başkanı Nuri Karaca, kurulmak istenen çimento fabrikasına kesinlikle izin vermeyeceklerini kaydetti. Karaca, Şahinköylülerin yanında olduklarını bu kabul edilemez durumun Karacabey’in meselesi olduğunu belirterek, “ÇED Genel Müdürlüğü de fabrikanın kurulamayacağı yönünde karar verdi. Bu işin arkasında hep aynı kişiler var. Ancak, bu kararlığı görsünler. 90 bin kişiyle betonlaşmaya karşıyız. Herkes aklını başına alsın. Bizi daha sert tepkilere sürüklemeye çalış-masınlar” dedi. GÜMÇED Başkanı Adnan Önürmen, “Çimento fabrikasının kurul-masını istemiyoruz. Bu konuda kararlıyız. Bundan böyle Kara-dağ’da şahinler uçacak. Çiçekler açacak, böcekler dolaşacak. Bu böyle bilinmelidir. Biz çevreciler, doğa katliamına asla izin veremeyiz. Her şey ortada. Karacabey halkı bütünleşmiş durumda. Bu kararlılık görmezden gelinemez” diye konuştu. Ziraat Mühendisleri Odası Bursa Şubesi Başkanı İlhan Demiröz, sanayiye karşı olmadıklarını ancak, tarım ilçesi Karacabey’in de yok edilmesine izin vermeyeceklerini söyledi. Karacabey Ovası’nın, her türlü meyve ve sebzenin yetiştiği ender bölgelerden biri olduğunu belirten Demiröz, “Bu güzel ovaya çimento fabrikası kurulursa, üretim biter. Doğa yok olur. Karacabey’in çimentoya değil, suya ihtiyacı var. Gerçekten çiftçilere hizmet edilmek isteniyorsa, su konusu dikkate alınmalıdır. Üretici desteklenmelidir. Bizler de Şahinköylülerin yanındayız” dedi. Orman Mühendisleri Odası Bursa Şubesi Başkanı İmdat Demir, çiftçilerin kararlığından memnun olduklarını dile getirdi. Çimentonun ülke sanayisinin gelişmesinde önemli olduğunu ileri süren Demir, “Ancak bu tür yatırımların, verimli araziler üzerine kurulması yanlıştır. Bu ovaya fabrika kurmak, cinayettir. Ben bu güzel ovaya çimento kurmak isteyen zihniyetin düşmanca bir tavır sergilediğini düşünüyorum. Çimento Fabrikası gereksizdir ve bizlerde çiftçilerimizin yanındayız” şeklinde konuştu. Köylülerin ve Karacabey halkının kararlı tavrının Türkiye’ye örnek olması gerektiğini belirten Şemsettin Şen, “Bu mücadele, tek vücut olmuş Karacabey’in onur belgesidir” dedi. Küresel ısınma büyük felaket Şen, Şahinköy’deki televizyon çekiminin ardından Yenisarıbey Köyü’nde küresel ısınmanın Karacabey çiftçisine etkileri ve su sıkıntısı hakkında nabız yokladı. Kış aylarında beklenen yağışların yaşanma-ması nedeniyle, yeterli su kaynağının birikmediğini belirten köylüler, yetkililerin kendilerine kulak vermesini istedi. 15 köy muhtarının da katıldığı program çekiminde, düşüncelerini aktaran köylüler, susuz bir hayatın ‘yok olmak’ anlamına geldiğini söyledi. Şemsettin Şen’in konuyla ilgili sorularını içtenlikle yanıtlayan köylüler, “Su biterse biz de biteriz. Küresel ısınma bizleri olumsuz etkiledi. Halimiz ortada. Hükümetin yanlış politikalarından zaten zor durumdayız. Bir de kuraklık bizi vurursa halimiz ne olur?” dedi. Köylülerin ardından Sulama Birliği Başkanı Sami Özseçen konuyla ilgili Şemsettin Şen’in sorularına teknik bilgi verdi. 15 ova köyünün sulamasını Manyas Gölü’nden elde ettiğini belirten Özseçen, yeterli düzeyde su kaynağının birikmemesi nedeniyle, ancak Haziran ayı sonuna kadar su verebileceklerini belirtti. Durumun içler acısı olduğunu vurgulayan Özseçen, “Diğer çaylardan Manyas Gölü’ne su aktarılması ya da derin kuyuların açılması gerekmektedir. Aksi taktirde çok zor günler bizi bekliyor. Şu ana kadar ovamıza gelen suyun yüzde 40’ını alabildik. Manyas Gölü, Balıkesir 25. Bölge Müdürlüğü’ne biz ise, Bursa 1. Bölge’ye bağlıyız. Konuyla ilgili her türlü yazışmaları yaptık. Manyas Gölü’nün, bize çıkan dere ağzının temizlenmesini istiyoruz. Ancak bu şekilde olursa yaz sezonunu en az kayıpla atlatabiliriz. Başta siyasiler, Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü, Bölge Müdürlükleri sesimizi duymalıdır. Yetkililerden yardım bekliyoruz” dedi. Ziraat Mühendisleri Odası Bursa Şubesi Başkanı İlhan Demiröz ise, çiftçilerin sıkıntılarının ciddiye alınması gerektiğini belirterek, küresel ısınmanın olumsuzluklarına değindi. Demiröz şunları söyledi; “2006 İnsan Gelişme Raporu, yoksul çiftçilerin, iklim değişikliği ve zaten kıt olan su kaynaklarına erişme rekabetinin yol açtığı potansiyel bir su felaketi ile de karşı karşıya olduklarını vurguluyor.Yoksulun ‘yaşamak için’ suya ihtiyacı var. Rapor’da, yoksul çiftçilerin, iklim değişikliği ve kıt olan su kaynaklarına erişme rekabetinin yol açtığı potansiyel bir su felaketi ile de karşı karşıya oldukları belirtiliyor. Konu önemlidir ve dikkate alınmalıdır” GÜMÇED Başkanı Adnan Önürmen, konunun meclis gündemine taşınması gerektiğinin altını çizdi. Önürmen, küresel ısınmadan kaynaklanan su sıkıntısının çevreyi de olumsuz etkileyeceğine dikkat çekti. Ziraat Odası Başkanı Nuri Karaca, Karacabey Ovası’nın mısır ve endüstriyel domates gibi suyu bol isteyen ürünler ektiğini kaydetti. Çiftçileri zor bir sezonun beklediğini öne süren Karaca, “Karamsar tablo çizmek istemiyorum. 15 Nisan tarihinde gerçekleştireceğimiz konferansla neler yapabileceğimizi tartışacağız. Ancak gerçeklerden kaçamayız. Önlem alınmadığı taktirde zor bir sezon bizleri bekliyor. Çiftçileri hiç ciddiye almıyorlar. Kamuoyunun bu konuya duyarlı davranmasını istiyoruz. Bizler istihdam yaratıyoruz. Devlet bize yardım etmeli ve bu sezonu en az kayıpla atlatmalıyız” diye konuştu. Yenisarıbey Köyü’ndeki program çekimini de tamamlayan Şemsettin Şen, daha sonra bir dönem çocukluğunu yaşadığı Beylik Köyü’ne giderek, hasret giderdi. Okulu ziyaret eden Şen’i Beylik Köy halkı da çok sıcak karşıladı. Eski anıların tazelendiği sohbet sonunda duygulu anlar yaşayan Şen, Eylül ayı içerisinde program çekimi için yeniden köye geleceğinin müjdesini verdi.