“Çiftçiye köstek değil, destek olun!”
Karacabey tarımının sorunları ve çözüm yolları Ulusal Kanal’da yayınlanan Büyüteç programında Ulusal gündeme taşındı.
Ulusal Strateji Merkezi’nin (USMER), Ulusal Kanal’daki “Türk Tarımının İçinde Bulunduğu Sorun, Çıkmaz ve Çözüm Önerileri”ne yönelik yaptığı Büyüteç programının bu haftaki konuğu, Usmer Tarım Bölümü Başkanı Süleyman Yuddaşer’in çağrısı üzerine ilçemizin öncü üreticilerinden Engin Çiftçi oldu.
Can Karadut’un sunduğu Büyüteç programı yaklaşık 3 saat sürdü. Programda Engin Çiftçi’nin yanı sıra Usmer Tarım Bölümü Başkanı Süleyman Yuddaşer ile Bursa Ziraat Mühendisleri Odası Şube Başkanı Doç. Dr. Ertuğrul Aksoy’da yer aldı. Canlı yayına İzmir’den Vatan Partisi Köylü-Çiftçi Bürosu Başkanı Prof. Cengiz Çakır’da bağlandı.
Engin Çiftçi programda Türk tarımının emperyalist bir saldırı altında bulunduğuna dikkat çekti. Çiftçi, önceki Tarım Bakanlarından Mehdi Eker’in “Köylü ve çiftçiye kredi desteğini en çok biz artırdık” demesinin tarım adına bir utanç olduğunu, kredisiz üretim yapılamamasının milli bir tarım politikasının olmadığının sonucu olduğunu savundu.
ÇKS politikasının eksik ve yanlış olduğunu örneklerle altını çizen Çiftçi, “Akp’nin emperyalistlere ucuz işgücü ve ürünlerini Türkiye ‘de rahatça pazarlama olanağı tanıdığını” dile getirdi.
Çiftçi, “Tarımda bir kontrol mekanizması oluşturmaya çalıştılar. Bunu tarımla ülke ekonomisine katkı sağlayan köylü ve çiftçiyi azaltarak yapacaklarını düşündüler. Kente göçü özendirdiler. Üreten sayısını azaltarak kontrol sağlanamaz bu bilime aykırıdır. Üretimi de kaliteyi de düşürdüler ve üreten sayısını da düşürdüler. Köylü ve çiftçi dışındaki kesimler ürettiğinin fiyatını belirleme olanağına sahipken toprak emekçilerinin böyle bir hakkı yok. Domateslerdeki fire ve briç uygulamalarına sanayici sahipken, ürettiğimize fiyat belirleme hakkımızın olamaması çok acı. Sudan’dan toprak kiraladılar, burada ne üretildiğini, ne kadar üretildiğini, ülkemize kazancını bilmiyoruz. Köylü ve çiftçiye bunu destek olarak vermek varken Sudan’dan toprak kiralamanın anlamı nedir? Kendi çıkardığı yasayı bile ihlal eden bir hükümet var. 68 milyarı köylü ve çiftçiye dağıtmadılar. Para nerede bilen yok. O parayla yol yapıp “Türk Köylüsü ve Çiftçisinin hayratıdır” diye yazmalarını öneriyorum. En azından paranın nereye gittiğini öğreniriz. Karacabey’deki arazi satışlarından Tapu Dairesi, Ziraat Bankası’ndan daha çok kazanıyor. Köylü ve çiftçi tarlalarını satıp üretimden kaçıyor. Geleceğine ipotek koyan emperyalist uygulamalar bunu sağladı. 2001’den bu yana girdiler 4 katından fazla arttı. Gelir ise 2-2,5 arttı. Pancardaki nişasta bazlı üretimle uluslararası emperyalist sermaye ve yerli işbirlikçileri ihya edilirken üretimimiz düşürüldü. Karacabey ‘de pancar Üretimi 10’da bire düştü. 2017 için şimdilik kaydıyla 3’te 1 oranına gelebildi” dedi.
Engin Çiftçi konuşmasının son bölümünde, milli bir Tarım politikasıyla üretimin artırılmasını, boş arazilerin üretime katılımının sağlanmasını, tohuma dışa bağımlılığının kesinlikle kaldırılmasını, hükümetlerin üretim yapan köylü ve çiftçiye köstek değil destek olmasının gerektiğinin ülke tarımı için can alıcı nokta olduğunu savundu.
Kooperatifleşmenin olmazsa olmazların başında geldiğini belirten Çiftçi, üretici kendi ürettiğinin fiyatını belirlemede, pazar bulmada gerek yasal, gerek yönetmelikler ile sağlanmasının ön koşul olduğunun altını çizdi. Çiftçi son olarak, “Türk tarımı milli bir kimlikle köylü, çiftçi, sanayici olarak ivedilikle ortak karara yönelmelidir” dedi.