“Çiftçinin hali perişan!”
Karacabey Milliyetçi Hareket Partisi İlçe Başkanı Hüseyin Erol 18 Temmuz Salı günü ilçede yaşanan dolu ve aşırı yağış sebebiyle tarlaları hasar gören çiftçilerin yanında oldu.
MHP Başkan Yardımcısı Fahri Köfteci, Yönetim Kurulu Üyesi Tamer Dönmez, Meclis Üyesi Ferruh Artan ve Ziraat Odası Başkan Yardımcısı Cengiz Kula ile birlikte Bakırköy Mahallesi’ne giden Başkan Erol, burada Muhtar Kazım Önen’le görüşerek çiftçilerin zarar gören mahsullerini yerinde inceledi.
Telef olmuş arazilerden büyük üzüntü duyduğunu belirten Erol, Suriyeli mültecilere sağlanan imkânların bir kısmının da çiftçilere sağlanması gerektiğine vurgu yaptı.
Erol yaptığı inceleme ve gözlemlerini şu şekilde dile getirdi; “18 Temmuz Salı günü sabah saatlerinde başlayan, özellikle Bakırköy Yeşilova ve Tepecik bölgesinde dolu ve aşırı yağış tarlalarda hasata az bir zaman kala mahsulü yerle bir etti.
Başkan Yardımcımız Sayın Fahri Köfteci, Yönetim Kurulu Üyemiz Sayın Tamer Dönmez ve Meclis Üyemiz Sayın Ferruh Artan ile birlikte yaşanan faciayı yerinde incelemek amacı ile Bakırköy Mahallemize gittik. Bize Köy Muhtarımız Sayın Kazım Önen ve Ziraat Odası Başkan Yardımcısı Cengiz Kula rehberlik etti.
Gördüğümüz manzara içler acısı idi. Yağmur ve dolu o kadar sert ve yoğun yağmış ki, yeşil haldeki domatesleri bile patlatmış. Ha keza karpuzları bile kırmış. Biberleri insan istese sadece sapı kalacak şekilde budayamaz. Sadece Bakırköy sınırları içinde takriben 8000 dönüm arazi telef olmuş durumda.
Arazideki hasarı yerinde gezerek gözlemledikten sonra, Bakırköy sakinleri ile istişare yapma imkânı bulduk.
Birçok ekili arazinin, hala miras sistemiyle alakalı olarak intikallerinin yapılmamış olması sebebiyle, ÇKS yapılamadığı, bu kapsamda da TARSİM sigorta kapsamına alınmadığı bilgisine ulaştık. Gerçi çiftçinin pamukla su içtiği bir ortamda sigorta yaptıracak parayı da nerden bulacağı konusu ayrı bir muaamma.
Ayrıca çiftçilerin Devlet ve Özel bankalar aracılığı ile ÇKS’ye bağlı almış olduğu krediler açıklama kısmında ZİRAİ KREDİ yazmakta. Bu yaşanan olaylardan sonra bakalım, keseri hep kendilerine yontma özelliğine sahip bankalar bu yaşananlardan sonra ne kadar duyarlı olacak?
Tarım Bakanımız ve sayın yetkililer devamlı ürünlerinizi sigortalatın, TARSİM sigortası yaptırın diye boy boy demeçler veriyorlar.
Bankaları bir tarafa koyarsak TARSİM acaba bu konuda, zarar ziyan bedeli öderken hasar tespiti sırasında öküzün altında buza aramak mantığı ile hareket ederek, çiftçinin hakkını yemez.
Neden böyle söylüyorum, bundan yaklaşık 2-3 yıl önce bir abimin 360 dönüm BALDO çeltiğini dolu yerle bir etmişti. TARSİM’in bir sürü mazeretler üreterek ödediği para 15.000 TL idi. !!!!!
Yıllardır süre gelen ve hep üzerine basa basa değindiğimiz girdi maliyetlerinin her sene kat be kat artığı ortamda, ürün bedellerindeki artış ya yerinde saymakta ya da komik rakamlar ile artış göstermekte. Girdi maliyetleri ile kıyasladığında devenin yanında kulağı bırakın tüy bile etmeyen bir oranda önümüzde duruyor.
Buna ek olarak çiftçinin kendi imkânları, kendi öz sermayesi ile yaptığı artezyen kuyularından dönüm başına para toplanmaya başladı. Geçtiğimiz yıl dönüm başına 2-3 TL civarında olan bedeller bu sene 5.60 TL ye yükseldi.
ALLAH AŞKINA DÜŞÜN ARTIK ŞU ÇİFTÇİNİN YAKASINDAN…
Her türlü mağdurun ve mazlumun yanında olan sayın yetkililerin çiftçileri de yaşanan bu felaketten sonra unutmamasını temenni ediyorum. En azından şu Suriyeli mültecilere sağladığınız imkânların bir kısmını da çiftçilere sağlasanız yeter.
DEVLET BABA’nın çiftçiler konusunda BABALIĞINI gösterme vakti geldi de geçiyor diye düşünüyorum. Saygılarımla”