Vergi vermek kutsaldır

Karacabey Büyük Birlik Partisi Başkanı Cengiz Efe, “21–27
Şubat Vergi Haftası”nın önemine değindi.

            Vergi
oranlarının gerek iş dünyası gerekse de toplumun gelir-gider dengesi açısından
çok büyük önem arz ettiğini dile getiren Efe, şunları söyledi; “Ülkemizdeki
vergilendirme yapısı, geçmişten bu güne değin son dönemde daha fazla göze
batmaktadır. Siyasi iktidarların keyfi kararlarına göre yapılan vergi oranları
da karmaşık ve içinden çıkılamaz bir hal almaktadır.

            Örneğin
bazı mali yıllarda vergi oranları yıl içinde 2–3 kez değiştirilmektedir. Bu da
iş dünyası açısından karmaşaya yol açarak, yılsonunda vergi meblağlarının
öngörülemez olmasına ve belirsizliklere neden olmaktadır. Siyasi kaygıların
vergi oranlamasına bu denli yansıması, kamunun her türlü finansman açığı
yaşadığı dönemde en kolay ve en popülist gelir kaynağı olarak vergilere
saldırmasına sebep olmaktadır. Nitekim uygulanan yanlış iktisadi politikalar
nedeniyle kamu açıkları kapatılamadığı için, vergiler sürekli artırılmaktadır.
Bu dönemlerde siyasi iktidarlar, seçim ve oy kaygısıyla kamu harcamalarını
kısmak yerine, bütçeyi dengede tutmak için sürekli vergi artırımına
gitmektedir.

            Mevcut
vergilendirme yapısındaki bu çarpıklık ve keyfiyetlik neticesinde iş dünyası
için; mali yılsonunda ödenecek vergileri hesaplama da çok ciddi kargaşalar
oluşmakta ve işverenin üstündeki vergi yükü arttıkça, tasarrufları azaldığından
dolayı yeni yatırımlar yapılamamaktadır. Yatırım teşvikleri ne denli cezp edici
olursa olsun, vergi oranlarındaki bu dengesizlik ve çarpıklık düzeltilmediği
için, teşvik politikaları havada kalarak sadece bir kısım çevrelere hizmet eder
hale gelmektedir.

            Halk
açısından ise; vergilerin sürekli artırılması alım gücünde ciddi düşmelere
neden olmakta, ekonominin genelinde olduğu gibi tüketim alanında da kayıt
dışılığı özendirici hale gelmektedir. Ayrıca çalışanlar açısından da, vergi
kesintileri, net ücretlerin ve düşmesine ve istihdamı kısıtlayıcı etkilere
neden olmaktadır.

            Büyük
Birlik Partisi olarak iktidara geldiğimizde; Mevcut vergi denetim sistemine
göre, şu anda devlet, hala defter ve kâğıt üzerinden denetimlerini
sürdürmektedir. Bu nedenle kayıt dışılığın önüne geçilememektedir. Bu denetim
mekanizması değiştirilerek, elektronik ortam ağırlıklı bir yapı kurulacaktır.

            Düşük
gelirli gruplar üzerinde negatif gelir vergisi uygulamasına geçilecektir.
Kıymetli evrak hukuku yeniden düzenlenecek. Özellikle “ÇEK” yeniden
yapılandırılacak, mevcut durumdaki gibi çek alanın da, çek verenin de mağdur
olmasının önüne geçilecektir. Bunu sağlamak için bankalara %10–20 civarında
riske ortak olma mecburiyeti getirilecektir.

            Ayrıca çek
koçanları limitlendirilecektir. Çek harçları tamamen kaldırılacak ve kıymetli
evrakların sömürü/dolandırıcılık aracı haline gelmiş sistem yeniden düzenlenecektir.
Vergi mükellefiyetliği ile ilgili işlemler interaktif ortama taşınacaktır.

            Vergilerin
toplanmasında devlet mükelleflerle doğrudan karşı karşıya gelmeyecektir. Bunu
sağlamak için ise, vergi toplama görevleri bankalar aracılığıyla yapılacaktır.
Eğer bu sistem oturtulur ise; kesilen verginin anında hazineye yansıması ile
süre kaybı ortadan kalkmış olacak, bunun yanında siyasi kaygılar nedeniyle
devlet-mükellef çatışması önlenmiş olacak, vergilendirme de siyasi rant kaygısı
ortadan kalkmış olacaktır.

            Vergi
oranları sabit hale getirildikten ve büyük oranda düşürüldükten sonra, vergi
aflarının önü tamamen kesilecektir. Vergi afları, vergi ödeyen mükellefleri
cezalandırmaktan başka bir işe yaramamaktadır.

            Siyasi
çıkarlar nedeniyle sürekli vergi affının gündeme gelmesi, ister istemez,
düzenli vergi ödeyen mükellefleri de vergi ödememeye, “nasıl olsa vergi affı
çıkar” bilincinin oturmasına neden olmaktadır. Ancak cezalı duruma düşen
mükellefler için getirilebilecek basit ve zaruri bir iyileştirme sistemin daha
adaletli olmasını sağlayacaktır. Bu noktada yapılması gereken uygulama, cezalı
duruma düşen mükelleflerin ödeyecekleri gecikme zammının, defterlerine gider
olarak yazılabilmesi sağlanacaktır. Şu anda mevcut uygulama buna izin
vermemektedir. Mükellefler bankalardan aldıkları finansman kredilerine
ödedikleri faizleri gider olarak yazabilmektedir ancak vergi konusundaki
gecikme zammını gider olarak yazamamaktadırlar. Bu durum acilen
düzeltilecektir. Ayrıca gecikme zammı oranlarının da düşürülmesi gündeme
alınacaktır.  Şu anda karmaşık olan
stopaj uygulaması basit, sade ve anlaşılır bir hale getirilmeli ve/veya stopaj
uygulaması kaldırılacaktır.

            Bu duygu
ve düşüncelerle Karacabey halkımızın ‘Vergi Haftası’nı içtenlikle kutluyor, tüm
kişi ve kuruluşlarımıza da, kazançlarının bir bölümünü vergi olarak ödemenin
huzuru içinde, sağlıklı ve bol kazançlı yıllar temenni ediyorum.”

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.