Sessiz adam konuşmaya karar verdi
Mustafakemalpaşa’ya bağlı Koşuboğazı köyünde oturan ve 7 yaşından beri kimseyle konuşmayan 30 yaşındaki Suat Tek psikologla görüştü.
7 yaşından bu yana ailesi, yakınları ve köy sakinleriyle konuş-mayan 30 yaşındaki Suat Tek, bu sorunundan kurtulmak istiyor. Evinde Psikolog Yalçın Kireççi ile bir araya gelen Tek, yazışarak sohbet ettiği Kireççi’ye, yeniden konuşabilmek için çaba harcayacağını bildirdi.
Çiftçilik yaparak geçimlerini sağlayan Rıdvan-Medine Tek çiftinin 3 çocuğundan biri olan Suat Tek’in, 7 yaşından beri ailesi ve yakınlarıyla konuşmadığı yönünde gazete ve televizyonlarda haberlerin yayın-lanmasının ardından Klinik Psikolog Yalçın Kireççi, gencin evine gitti.Evin girişinde dede Veysel Zeybel, baba Rıdvan Tek ve Suat Tek tarafından karşılanan Kireççi, ilk olarak baba Tek ile bir süre görüştü. Baba Rıdvan Tek’in görüşmede bulunduğu sırada soruları yanıtlayan Suat Tek, hakkında gazete ve televizyonlarda çıkan haberleri takip edip etmediği yönündeki soruyu, elindeki kağıda ”evet” diye yazarak yanıtladı.
”DURUMUM AYNI”
Tek, ”O günden sonra hayatından bir değişiklik oldu mu” yönündeki soruya ise ”Hayır, durumum aynı” yanıtını verdi.Baba Rıdvan Tek ile yapılan görüşmeden çıktıktan sonra Suat Tek’i evin arka bahçesine baş başa görüşmeye çağıran Yalçın Kireççi, gence ”Bir şeylerin düzelmesini ve yeniden konuşmak için çalışma yapmak istiyor musun” yönündeki soruları yöneltti.Soruları ”evet” diye cevaplayan Tek, ”Boğazından çıkaramadığın ses var mı” sorusuna ise yine yazarak ”Yok” yanıtını verdi.Suat Tek ve Klinik Psikolog Kireççi, yaklaşık 1.5 saat süresince görüşürken, evin diğer bölümünde bekleyen baba Rıdvan Tek ile dede Veysel Zeybel, büyük bir heyecan yaşadı.
Kireççi, görüşmenin ardından yaptığı açıklamada, gencin, konuşmasına engel oluşturacak herhangi bir sağlık sorununun bulunmadığını söyledi.
ENGELİ YOK
Aile ile yaptığı görüşmede, Suat Tek’e tıbbi yönden bugüne kadar gerekli her şeyin yapıldığını öğrendiğini anlatan Kireççi, ”Bedensel, organik anlamda konuşmaması için herhangi bir engel yok” dedi.Kireççi, Suat Tek’de, ilkokulda konuşmama ve içine kapanmanın bir alışkanlık gibi başladığını anlatarak şöyle konuştu: ”Benim görüşüme göre bu bir alışkanlıktır. Alışkanlığını bu şekilde devam ettirmiş. Şu an konuşmamak onun kişiliğinin önemli bir parçası haline gelmiş. Bu nedenle bir terapiye ihtiyacı var. Terapinin nasıl olacağını Suat ile konuştuk. O konuda benimle fikir birliğinde. Söylediklerime mantıklı olarak katılıyor, doğruluyor. Ancak, yıllarca konuşmadıktan sonra adım atmak, yani değişimin başlangıcını yapmak bütün insanlar için zordur. Suat da bu zorluğu hissediyor. Bu nedenle bir altyapı, ön bilgi olması açısından bir kitabımı kendisine verdim. Bu kitabı okuyacak. Zorluk, kolaylık meselesi burada incelendiği için okuduktan sonra fikrini değiştirebileceğini düşünüyorum. Daha fazla baskı yapmanın konuyu zorlaştıracağını, ters tepki yapacağını biliyorum. Bu onun tercihidir. Yaşam boyu da devam ettirebilir. Ama kendisinin konuşma isteğinin olduğunu gördüm. Özgür irade ona aittir. O karar verdiği andan itibaren gerekeni yapacağız.”
”GÖZLERİM AÇIK GİDERİM”
Yalçın Kireççi, görüşmenin sonunda ”Dikkatin gücü ve kalitesi” adlı kitabını Suat Tek’e imzalayarak hediye etti.Bu arada, dede Veysel Zeybel de torununun konuşması için ellerinden geleni yaptıklarını ve yapmaya devam edeceklerini ifade ederek, ”Eğer torunum konuşmadan ölürsem gözlerim açık giderim” dedi.