Kireç fabrikası istemiyoruz!

Karacabey’e zehir solutacak “Kireç Ocağı, Kireç Fabrikası ve Kırma Eleme Tesisine” Anavatan, DP ve MHP İlçe Başkanlarından sert tepki geldi.
Kireç fabrikası istemiyoruz!
Karacabey Kıranlar Köyü’nde AB. Gıda. San. ve Tic. AŞ. firmasının Karadağ eteklerinde kurmayı planladığı “Kireç Ocağı, Kireç Fabrikası ve Kırma Eleme Tesisleri”nde ÇED Raporu istenmesine tepkiler çığ gibi büyüyor.
Çiftçiyi cezalandırıyorlar
Anavatan Partisi İlçe Başkanı Mustafa Hari, Çevre Bakanlığı’nın Karacabey köylerinde “Kireç Ocağı ve Çimento Fabrikası” girişimlerine ÇED’siz onay vermesine sert tepki gösterdi.
Hari, iktidar partisinin Karacabey’de çiftçiye yönelik hiçbir yatırım gerçekleştirmediğini, buna karşılık tarıma zarar verecek yatırımlara kapı açarak çiftçileri adeta cezalandırdığını iddia etti.
Hari, hükümetin Karacabey çiftçisinin isteklerine ve tepkilerine hiç önem vermediğini belirterek, Çevre ve Orman Bakanlığı’nın emrivaki uygulamasını kınadı. Hari, “Çiftçilerimiz Gölecik barajı yapımı, Hotanlı-Okçugöl yolu yapımı, soğuk hava deposu, sebze paketleme tesisi, toprak ve yaprak tahlil laboratuarı beklerken, tam tersine kireç tozu ve çimento tozuyla ceza kesmeye çalışıyor. Bursa’nın en değerli ovasında tarımı yok edecek yatırımlara izin veriliyor. Kime izin verdiklerine baktığınızda da karşınıza, hükümete yakın isimleri veya bakanların akrabalarını görebiliyorsunuz. AB Gıda San. ve A.Ş.’nin ortaklarının hangi bakanının çocukları olduğunu ve bu şirketteki ortaklıklarının sürüp sürmediğini Karacabey AKP İlçe Başkanının kamuoyuna açıklamasını bekliyoruz. Yandaşlarına ÇED raporu şartı bile aramadan izin verenlerden gün gelecek hesap sorulacaktır” dedi.

Çırpan; AKP Milletvekillerini göreve çağırdı
Bu konuda sivil toplum kuruluşlarının seslerini yükseltmesini isteyen, Demokrat Parti İlçe Başkanı Mustafa Çırpan, “Bakanlığın tepeden inme kararı, çiftçiyi göz ardı etmektir ve tarıma vurulan bir darbedir” sözleriyle hükümeti eleştirdi.
Karacabey’de 5 bin kişiye iş imkânı sağlayacak ve çevreye zarar vermeyecek tersane yapımının Belediye Meclisi’nde AKP’li üyelerin kararıyla engellendiğini hatırlatan Çırpan, “Doğayı tahrip edecek yatırımlara izin veren AKP hükümeti çizmeyi aşmıştır” dedi.
Çimento fabrikası kurulmasına tepkilerin devam ettiğini belirten DP İlçe Başkanı Mustafa Çırpan, Çevre ve Orman Bakanlığı’nın son kararını şu sözlerle değerlendirdi:
“Biz hükümetten o bölgeye Gölecik Barajı yapımı kararını uygulamasını beklerdik. Karacabey halkının geçim kaynağı durumundaki tarım ve hayvancılığa darbe vuran böyle bir kararı kınıyoruz. Bölge halkına sormadan, araştırmadan, halka rağmen başlatılan bu yeni uygulama, AKP hükümetinin “Ben ne dersem o olur” mantığından kaynaklanmaktadır. İnsanını seven siyasilere bu milleti hasret bıraktılar. Bu karar, halkın tarımdan elde ettiği ekmeğine göz dikmek değil midir? Unakıtan’ın çocuklarının şirketi olduğu iddia edilen firma yüzünden Karacabey çiftçisi mi ezilecek? İktidar yandaşları ticari kazanç elde edecek diye Karacabey çiftçisine ikinci sınıf vatandaş muamelesini layık görenleri halkımız unutmayacaktır” diye konuştu.

Tezcan; “Kireç babaları zengin, çocukları yoksul yapar”
Milliyetçi Hareket Partisi İlçe Başkanı İsmail Tezcan ise kireç ocakların faaliyetleri sonucu oluşan tozların tarım ve insan sağlığına ağır darbe vuracağını belirtti. Tezcan,” Maden tozları ve bu tür işletmelerden çıkan atıkların bitkiler üzerine olumsuz etkileri, birçok araştırıcı tarafından incelenmiştir. Yakın çevrede yaşayanların, bu işletmelerin çevreye ve kendileri üzerine olan etkilerinden rahatsız oldukları gözlenmiştir. Ortaya çıkan tozun da bitkilerin gelişimi üzerine belirgin bir etkisi olduğu ve çevre kalitesini kötüleştirdiği, yapılan çalışmalarla ispatlanmıştır. Tozların etkisinde yetiştirilen fasulye, bakla ve buğday bitkilerinin büyümesinde önemli bir azalma olduğu bilinmektedir.
Hava kirleticilerinin, bitki örtüsü ve ekili alanların zarar görmesine neden olduğu belirlenmiştir. Bu işletmelerden çıkan tozların, daha çok bitkinin büyümesini engelleyici yönde olduğu kesindir. Bu ocaklardan çevreye verilen atık maddelerin, çevresindeki bitki örtüsüne, toprak yapısına, hava kalitesine, tarım alanlarına ve canlılara olan etkileri ortadadır.
Tozlar, hem bitkiler, hem de insanlar üzerinde olumsuz etkiler oluşturmaktadır. Bu tozlar işletmenin çalışmaları sırasında oluşmakta ve hava kalitesini bozarak insan sağlığı üzerine olumsuz etkiler yapmaktadır.
Bitkilerin üzerine gelen kireç tozunun beyaz ve kalın bir tabaka yaparak, fotosentez ile solunum için gaz alışverişini sağladığı yaprak yüzeyinde bulunan stomaların üzerini kaplaması ve bunun sonucunda fotosentez hızını azaltması veya tamamıyla durdurması ve solunumu engellemesi şeklinde olmaktadır. Bunun sonucunda bitkinin hayati faaliyetlerinde bir azalma meydana gelmekte ve bitkilerin gelişmelerini durdurmaktadır.
Bu tür ocaklardan çıkan toz ve duman aşırı derecede hava kirliliğine sebep olmakta, bu ocakların tarım arazilerine yakın olması sebebiyle de bu alanlar tehdit altına girmektedir. Çıkan bu tozlar çevredeki bitki örtüsünün üzerini beyaz bir tabaka şeklinde örtmektedir. Bitkilerin yüzeyinin bu toz tabakasıyla kaplanması sonucunda yaprakların yüzeyinde bulunan stoma açıklıkları kapanmakta, bu da bitkinin gaz alış verişi yapmasını, solunum ve fotosentezi azaltmaktadır. Stomaların kapanması terlemeyi de azaltacağından bitkinin topraktan su alması güçleşmektedir. Yaprak yüzeyindeki toz tabakası klorofilleri maskeleyerek güneşten istifadeyi azaltmaktadır. Yeterli ışık almayan yaprakta zamanla klorofil sentezi de engellenir ve yapraklar sararır. Bu sürecin devam etmesiyle bitkinin büyüme hızı ve gelişmesi yavaşlamaktadır.
Bir alanın floristik kompozisyonu tam olarak ortaya konmadan kireç ocağı vb. kuruluşların faaliyetlerine izin verilmesi, kurulacağı alanın ve çevresinin florasına olumsuz etki yapacak, alanda bulunan nadir ve nesli tükenmekte olan bitkilerle, endemik bitkilerin, hayat alanlarının, hayvan yuva ve barınaklarının yok olmasına sebep olacaktır. Uzun yıllar toprakta biriken kirecin toprağı bazikleştirdiği, bunun da bitkinin mineral maddelerden istifadesini kısıtladığı yapılan çalışmalarda ortaya konmuştur.
Toprakta kalsiyum artacak, zamanla bitkide birikecek ve toksik etki yapmaya başlayacaktır. Kalsiyum topraktaki organik maddelerin azalmasına ve toprağın verimsizleşmesine sebep olur. Bunu bir Alman atasözü şöyle anlatmaktadır. “Kireç, babaları zengin, fakat oğulları yoksul yapar” Bitkiler hava kirliliğinden olumsuz yönde etkilenmektedirler. Hava kirleticilerinin bazılarının çiçeklerin tozlaşmasında görevli böcekler için de zararlı olduğu bilinmektedir.
Bu durum ocakların etrafındaki alanlara bakıldığında bariz bir şekilde görülmektedir. Kireç ocaklarının bulunduğu yere yakın olan tarım alanları da çıkan kireç tozundan dolayı kireçlenmekte, kireç toprağın asit-baz dengesini bozduğundan toprak olumsuz etkilenmektedir. yakınında kireç ocağı bulunan bahçelerde verim düşüklüğü ve meyvede küçülme görülmektedir.
Tarım ve yerleşim alanlarına yakın yerlerde bu işletmelere izin verilmemelidir. Birileri zengin olacak diye, çocuklarımızın yoksul kalmasına alet olmayalım.Unutulmasın ki; tabiat bize miras değil, çocuk ve torunlarımızın emanetidir” dedi.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.