İSMET, KİME KISMET?

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, iktidar yürüyüşünü başlattı. Ancak, istediği kadar adaletten, ahlaktan, dürüstlükten dem vursun. İktidarı, istediği kadar hırsızlık, yolsuzluk, yoksulluk, hukuksuzluk dosyalarıyla sallasın. Yirmi dört saat kendini parçalasın isterse. Tabanı ile aynı rüzgarı estirmedikçe neye yarar?
Özellikle bakan konumundaki il başkanları ile aynı nefesi solumadıkça, iktidara gelse ne değişir?
Hiç bir şey değişmez!
Bursa’dan örnek verelim: İsmet Karaca, tam da hırsızların istediği gibi bir isim.
CHP Bursa İl Başkanı İsmet Karaca, ya üstlendiği sorumluluğun bilincinde değil, ya da hırsızları korumayı öncelikli görev sayıyor. Üstüne üstlük bunu CHP kanatları altında yapması, doğal olarak geniş kitlelerin tepkisini çekiyor.
Karaca, ne dur, ne durak biliyor. Dost uyarılarına sürekli sırt çeviriyor.
Örneğin, iki yıl önce yapılan İl kongresinde, CHP Karacabey İlçe Başkanı Ayfer Çiftçi’nin döneminde buharlaşan 33 bin T.L.’nin belgeli dosyasını süme altı yaparak işlem yapılmasını engelleyen Önal Arda’yı tüm uyarılara karşın yönetime aldı.
Bununla yetinmeyip, listesini, hiç bir zaman CHP’li olmayan ancak, CHP’yi kullanarak iş adamlarını dolandırdığı (İstanbul medyasında yer aldı) gerekçesiyle hala yargılanan Tosuncuğun istediği isimlerle tamamladı.
Tosuncuk da kim diye düşünebilirsiniz.
Konuyu fazla dağıtmadan özetle anlatayım: Bukalemun gibidir. CHP’li gibi görünür, her seçimde CHP dışındaki partilerin adaylarına çalışır. Disipline gönderilir, İl yönetimin korumasıyla kurtulur.
Küçük bir örnek daha, iki yıl önce kendisini mahkemeye veren Karacabey AKP’li Belediye Başkanı Ali Özkan’a attığı bir mesajı okuyalım da ciğerinin kaç para ettiğini bir kez daha görelim: “Ali Abi, hakkımda çok dava var. Bir de bununla uğraşmak istemiyorum. Senden rica etsem, benimle ilgili şikayetini geri çekermisin? Ben, İyi Parti ve Ayhan Tayfur’un (Millet İttifakı Belediye Başkanı Adayı) oylarını bölüp seçimi AKP adayına yani size kazandırmak için çalıştım.”
Kuyruk sıkışınca, Tosuncuğun AKP’li Belediye Başkanına nasıl yaltaklandığını gördünüz.
Tosuncuk, o tarihlerde CHP Kurultay Delegesiydi. CHP İlçe Başkanı Annesi ise başka partinin adayı yani oğlunun desteklediği DP adayı Ergün Koç’a açıkça destek verdiği için görevden alındı.
Düşünebiliyormusunuz? CHP ilçe Başkanı Ayfer Çiftçi, oğlu CHP kurultay delegesi Tosuncuk ile kapı kapı dolaşarak DP adayı Ergün Koç için oy istedi. Bunları yaparken gizlenme gereği bile duymadı. (Ayfer Çiftçi, Muharrem İnce’nin Memleket Partisini kurmak için iki ay önce CHP’den istifa etti.)
Pes doğrusu!
Önceki başkanlığı sırasında, Belediyeyi zarara uğrattığı için 13 yıla yakın hapis cezası almış ve hortumculuğu mahkeme kararları ile kanıtlanmış durumdaki DP adayı Ergün Koç’u, son yerel seçimler sırasında, desteklemekten onur duyduğunu açıklayan Tosuncuk, oyları bölüp, AKP’nin adayı Ali Özkan’ı kazandırmak için çalışmış. Demek ki, Ergün Koç’u da satmış.
Kimin kayığına bindiği belli değil.
CHP’li olduğunu söylüyor, AKP’li Burhan Kuzu’nun 2016’dan ölümüne kadar sosyal medya danışmanlığını yapıyor.
Her yerel seçimlerde sürekli rakip belediye başkanı adayları için kapı, kapı dolaşarak çalışma yapıyor. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nu aşağılayan yazılar yazıyor ve bunları sosyal medyada paylaşabiliyor. Görsel medyada yayımlayabiliyor. Anlayacağınız, sürekli parti suçu işliyor.
Kesin ihraç istemiyle gönderildiği Disiplin Kurulunda ise (Hüseyin Akkuş döneminde) kınamayla geçiştiriliyor.
İsmet Karaca bunları neden görmezden geliyor?
Tosuncuk, bir yıl önce şaibeli bir şekilde yaşamını yitiren Burhan Kuzu’nun ayak işlerini yürüten “Kurye”dir.
(Televizyonlarda 85 milyonun önünde kendisi söyledi)
Kaderin cilvesine bakın!
Burhan Kuzu ile altı yıl önce kanka olan Tosuncuk, sosyal medya danışmanlığı adı altında başladığı işini, ünlü uyuşturucu kaçakçısı Zindaşti’nin cezaevinden bırakılmasından sonra geliştirdi.
Kuzu’nun hakimlere baskı yaparak salıverilmesini sağladığı ileri sürülen Zindaşti ile ne işler çevirdiğini bilemem.
Bildiğim, Tosuncuğun, Burhan Kuzu’nun esrarengiz ölümünden sonra, Bizim TV Genel Yayın Yönetmeni Şaban Sevinç’e yaptığı itiraf gibi açıklamasıdır: “Ortada ilginç bir durum var. Burhan Kuzu ile her gün beraberdik. Bana her şeyini anlatırdı. Burhan abinin ölümü normal değil gibi. Cinayet olabilir. Son zamanlarda değişmeye başlamıştı. Şüphe çeken davranışları vardı. Karanlık işler çeviriyordu sanki. Ben, Burhan Kuzu’nun sosyal medya danışmanlığını yapıyordum. Ayrıca, paket taşıma işlerine bakıyordum. “Bu zarfı al götür, şuna ver” derlerdi, ben de götürür verirdim. Karşılığında iki-üç bin lira alırdım.”
Tosuncuğun bu açıklamasını Türkiye duydu da, bir tek CHP İl Başkanı İsmet Karaca duymadı.
İlginç gelişmelerin sonuncusunu, Tosuncuğun talih kuşu İsmet Karaca’nın nasıl örtbas ettiğine bir göz atalım.
Tosuncuk, gün geçmesin ki, CHP’yi yıpratan çıkışlarını yinelerken, para karşılığı Burhan Kuzu’ya kuryelik yaptığını açıklaması bardağı bir kez daha taşırdı.
Partililerin, “Hırsızların ne işi var CHP’de?” baskısıyla karşılaşan İlçe yönetimi, Tosuncuğu ihraç istemiyle üç ay önce bir kez daha İl Disiplin Kuruluna gönderdi.
Ancak, Kılıçdaroğlu’nun, “O hala bizim partide mi? uyarısına neden olan İsmet Karaca, Tosuncuğu Disiplin Kuruluna bile göndermeden akladı.
Gerekçe, “Ortada, Disiplin Kuruluna göndermeyi gerektirecek bir şey yok.”
Gel de şaşırma.
CHP Bursa’da, iktidara böyle mi yürüyecek?
Anla anlayabilirsen? İsmet, acaba daha kimlere kısmet!
İbrahim Bursalı 15/12/2022