Gazete mühürlemek !..

Gazete mühürlemek !..
Türkiye’nin en önemli tarım merkezlerinden biridir Karacabey… Stratejik ağırlığı vardır. Son dönemde Karacabey’de ilginç gelişmeler yaşanıyor. Peş peşe çimento fabrikalarıyla ilgili izinler bürokrasinin ilgili kademelerinde elden takip ediliyor. Karacabey Belediyesi’ne yönelik iddialar gündemden düşmüyor. Birkaç gün öncesine kadar yurttaşın haber alma hakkını Karacabey Meltem Gazetesi tüm zorluklarına karşın yerine getiriyordu. Karacabey, “yazılamaz” denilenleri yazan Karacabey Meltem’i artık okuyamıyor!.. Karacabey Belediye Başkanı DYP’li Ergün Koç’un talimatıyla zabıta, gazete yönetiminin bulunduğu binayı “işletme ruhsatı” olmadığı gerekçesiyle mühürlüyor!.. Bu girişim eşine ender rastlanan bir uygulama. İbrahim Bursalı, “yazdıklarımız rahatsız etti. Bizi yıldırmak istiyor. Biz yazdık, ilgili kurumlar harekete geçti. Belediye başkanı hakkında soruşturmalar var. Yakında davaları başlayacak. Bunun telaşında. 35 yıldır belediyenin binasında kiracıyız. Şimdi mi belediyenin aklına bizim belgelerimizi incelemek gelmiş” diyor. İbrahim Bursalı’yı tanıyanlar bilir. Sözünü sakınmaz. Zor adamdır.Eleştirilecek yönleri vardır ama gazeteciliğe verdikleri unutulmaz. O bölgede nice talan Bursalı’nın girişimleriyle engellenmişti. Karacabey Boğazı’na yaptırılacak tersane, ovayı tehdit eden kum,çakıl,kireç ocakları girişimleri benim anımsayabildiklerim. Tehdit altındaki Karacabey’in çok önemli kalelerinden biriydi Meltem… Yazdıkları kasırga etkisi yaratıyordu. Susturulması kararlaştırıldığı için “zabıtaca “ mühürlendi. Karacabey Meltem’e –varsa-eksiklerini gidermesi adına yapılan uyarı da 24 saat süre tanınmış. Bu işlemin bürokrasinin tüm inceliklerini Sanayi Bakanlığı Teşvik Uygulama Genel Müdürlüğü sırasında öğrenen Belediye Başkanı Ergün Koç tarafından başlatılması gözlerin Karacabey’in mercek altına alınması gerçeğini bir kez daha ortaya koydu. Aslında bugün Cumalıkızık’ı yazacaktım. Yıldırım Belediyesi’nin “3.Bin Yılda Yaşayan Osmanlı Köyü-Cumalıkızık Sempozyumu”nun öğleden sonraki bölümünden izlenimler aktaracaktım ama değerleri korumaya yönelik çabalar kadar halkın haber alma özgürlüğünü koruma çabaları da öne çıkmalı diye düşündüm.Gün Karacabey Meltem’e destek günüdür. Daha önce de dile getirdim. Bursa’da herkesin gözünü dört açması gereken bir süreci yaşıyoruz. Esnaf,çifti,işçi,memur, sorumluluklarını yerine getiren yerli sanayici ciddi tehdit altında. Kentsel rant olağanüstü boyutta ve iştah kabartıyor. Bunun için de sesi çıkanların sesleri kısılmak isteniyor. Karacabey’deki mühür olayını “ruhsat eksikliği” gibi bir gerekçeye oturtulamayacağına da inanıyorum Karacabey Meltem ve İbrahim Bursalı bir şekilde susturulması gerekiyordu. Karacabey’de doğaya,tarıma,sanayiciye sahip çıkıyor. Yanlışlar karşısında sesini yükseltiyordu. Bu hazmedilemedi. Hepsi budur ve bu sorun sadece İbrahim Bursalı’nın sorunu değildir. Bu kentte haber alma özgürlüğünden yana tavır koyabilecek herkesin sorunudur. Sansüre direnmeyi gönülden isteyenler İbrahim Bursalı’nın ve Karacabey Meltem’in yanında olmalıdırlar. Başkan Ergün Koç da şapkasını bir kez daha önüne alıp düşünmelidir.
Levent Gencelli’nin
Bursa Haber Gazetesi’nde yayımlanan 09.12.2007 Tarihli Köşe Yazısı

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.