Dürüstlüğe bakın!

Çok doğru söylemiş.
Bu tümceyle dürüstlüğe vurgu yapılıyor. Her koşulda dürüst olunması gerektiği dile getiriliyor.
Kısaca özetlersek, insan doğduktan sonra, insan kalabilmenin temelinde dürüstlüğün yer aldığına dikkat çekiliyor.
Peki, dürüstlük nedir?
Satılır mı? Yenilir mi? İçilir mi? Ya da beş kuruşluk çıkar uğruna dönülür mü?
Dürüstlük, yalanı, talanı, ahlaksızlığı savunmak mı? Bir duble rakıya meze olurken rüzgara göre yelken açmak mı?
Dürüstlük, yaşamın temel taşıdır: Yalan söylememektir. Kimseyi aldatmamaktır. Kendi çıkarları için başkalarını kandırmamaktır. Olduğundan farklı görünmemektir. İlkelerini değiştirmemektir. Her koşulda doğru bildiğinin yanında olmaktır.
İnsan, ya dürüsttür, ya da ikiyüzlüdür.
Örneğin; 120-1-30-89-128-3952 sayılı mahkeme kararıyla kesinleştiği ortaya çıkan “Naylon Fatura” basılması dürüstlük müdür?
Ustalarını çırak çıkarırken, “Naylon Faturalar O’nun döneminde basıldı” demenin dürüstlüğü olur mu? Ya da kendilerinin döneminde basılanlara yanıt verememek midir dürüstlük?
Hangisidir?
“Ismarlama Muhakkik” görevi üstlendikten sonra çuval dolu suç unsurunu buharlaştırmak mıdır? “Atatürk 1880 de öldü, bu bayramları 72 yıldır kutluyoruz” demek midir?
Dürüstlük dediğin nedir?
Yolsuzluğu, adaletsizliği görmemek midir? Belediye başkanlara, kaymakamlara, milletvekillerine yalakalık yapmak mıdır? Ergün Koç’a yüz metreden ceket ilikleyip el pençe divan durmak mıdır? “Ergün Koç, Belediye’yi 25.960,00 YTL. zarara uğrattı” diye imza atıp İçişleri Bakanlığı’na şikayet etmek midir? Atatürkçü Düşünce Derneği’ndeki 40 milyarı buharlaştıranları kahramanlaştırmaya çalışmak mıdır? Bakırköy Şenlikleri’nde toplanan paraların hesabını verememek midir? Mikrofonlardan, sahnelerden karga-tulumba atılıncaya dek yüzsüzleşmek midir? İstenilmediği halde, isteniyormuş gibi görünerek arsızlaşmak mıdır?
Bilgisizlik ve beceriksizlik tutsağından kurtulamayıp, “Sahte Rapor” vermekten Bursa Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılanan doktorlarla ilgili “Tüm davaları kazanarak geri döndü, aklandı” diye haber yapmak mıdır?
Askerliğini er olarak tamamladığı halde “Yedek subaydım” yalanı atmak mıdır?
Çevre katliamı yapacağı bilinen “Ölüm bacaları”na, “İstihdam yaratacak” nağmeleri düzerken, köylünün isyanı üzerine kıvırcık çıkararak geri adım atmak mıdır?
Dürüstlük, döndürek siyaseti yapmak mıdır?
Namusu yüzüne kazınan lekeyle dolaşmak mıdır? Başkalarının adı altında yazı karalamak mıdır? Ya da başkalarının hazırladığı yazılara imza atmak mıdır?
Anap Meclis üyesiyken, 4 yıl boyunca DYP’li Belediye Başkanı’nın parmakçılığını yapmak mıdır?
Erol Onur’a soyunup, Ergün Koç’u harcamak mıdır? Kırat’ın yelelerine tutunup Erol Onur’a bindirmek midir?
Yüksel Arda’ya oy vereceğine yemin ederek namusunu ortaya koyduktan sonra sandıktaki tercihini başkasına kullandığı anlaşılınca, Ergün Koç’un önünde diz çöküp özür dilerken paçalardan akıtmak mıdır?
Dürüstlük, mahkeme kararıyla aklanan Şaban Bayraktar’ı hala suçluymuş gibi göstererek haksızlık yapmak mıdır?
“Gençlik Hizmetleri Spor Müdürü yapacağım” dedikten sonra daha sağlam limanlar görünce, Mehmet Şentürk’ü cehennem çukuruna itekleyip yarı yolda bırakmak mıdır?
“Kaymakam Dursun Balaban’a “İnce ayar” çekildi” bilgisizliği içinde Süt Üreticileri Birliği’ne saygısızlık yapmak mıdır?
Dürüstlük, yenilmez, içilmez, satılmaz! Her baba yiğit de onu taşıyamaz.
Dürüstlük, pahalıdır, “Ben dürüstüm” demeyle olmaz.
Hele hele arkası pislik yığınlarıyla dolu olanlar dürüstlükten hiç dem vuramaz.
Dürüstlük, söylemde değil, eylemdedir. Güvenilirliktir. Doğruda yürümektir.
Dürüstlüğün pazarlığı yapılmaz. Dürüstlük, fırın küreği değildir. Dürüstlük = yürektir.
Anlayana sivrisinek saz, anlamayana davul zurna az.
“Ne söylesem etkisi yok. Sussam gönül razı olmuyor” demiş Fuzuli.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.