Biz fakirliğin, fukaralığın düşmanıyız!

Başkan Koç ile AK
Parti’li üyelere bir yanıt da SP’den geldi:

Karacabey Belediye Başkanı Ergün Koç’un CHP, MHP ve Saadet
Partili meclis üyeleri için söylediği, “Bunlar fakir-fukaranın düşmanıdır”
sözleriyle ilgili yankılar sürüyor.

            Başkan Koç
ile AK Partili meclis üyelerine bir yanıt da Saadet Partisi’nden geldi. SP’nin
meclisteki tek üyesi Gürsoy Yıldız, kendilerini, “Fakir-Fukara düşmanı” olarak
suçlayan Koç’un inandırıcılığını kaybettiğini vurguladı.

            17
Aralık’ta yapılan, “Olağanüstü Meclis Toplantısı”nda Koç’a arsa talebi
vermedikleri için, “Fakir-Fukara düşmanı” olarak suçlandıklarını kaydeden
Yıldız, “Biz fakir-fukara düşmanı değil, fakirliğin ve fukaralığın düşmanıyız”
dedi.

            Gürsoy
Yıldız, “Bu konuda Başkan Koç’a AK Parti’li meclis üyeleri dışında 36 bin
Karacabey’li seçmenden, 36’sı bile inanmaz. ‘Nereden biliyorsunuz bunu?’
derseniz, biz her zaman fakir fukaranın arasındayız da ondan.

Hani şu, bilinçli şekilde, eze eze fakirleştirilmiş,
gelirleri bir yılda yüzde beş bile artmadığı halde zorunlu giderlerine yılda
yüzde 25-30 zam yapılarak cebindeki, hatta cebinde bile olmayan paralar
borçlandırılarak alınan ve çarçur edilen halk var ya, işte o halktan
bahsediyoruz. Halkımızın bu habere yalnızca güldüğünü biliyoruz. Aslında
Başkan’ı biz de ciddiye almamıştık ancak, bizi sevenleri üzmemek adına ve gelen
yoğun talep karşısında yanıt vermek zorunda kaldık.

            Olağanüstü
Meclis Toplantısı’nda görüşülen 5 maddeden 3’ünün oy birliğiyle kabul
edildiğine dikkat çeken SP’li Gürsoy Yıldız, gelişmeleri şu şekilde anlattı;

            “Toplantıda
5 gündem maddesi vardı. Birinci madde; Panayır yerine park- bahçe ve sosyal
tesis yapmak için Meclisten 2 milyon TL (eski parayla 2 trilyon) borçlanma
yetkisi isteniyordu. Ancak Başkan, bunu etrafındakilere de anlatamamış olacak
ki, ‘Öncelikli ihtiyacımız değil’ deyip toplantının başında geri çekmek
istediklerini söyledi. Tabi biz de projesi hazır olmayan bir konuda başkana iki
trilyon faizli kredi kullanma yetkisi vermeyi uygun göremezdik.  Hele hele şu kriz günlerinde! Bu isteklerine
‘evet’ oyu verdik. Ancak bazı yerel medyada bu gündem maddesinin kabul edildiği
belirtildi. Bunun nedenini de anlayamadık doğrusu!

            Gelelim
Başkanın bizi, ‘fakir fukara düşmanı’ diye suçladığı maddeye. Başkanın TOKİ’ye
vermek için ‘sağdan soldan’ arsa almasına yetki vermemizi istemesine. TOKİ’ye,
ne biz, ne de diğer muhalefet partisi meclis üyeleri karşı olduklarını
söylemediler ki. Bizim karşı olduğumuz bu arsaların nereden, kimlerden, hangi
bedellere ve ne miktarda alınacağını bilmeden kendisine yetki vermemizi
istemesiydi. Kusura bakma Başkan, birilerinin bildiğini muhalefetten esirgersen
ve bu konuda bizi temin edemezsen, bize oy veren  vermeyen Karacabeyli hemşerilerimizin
haklarını korumak adına sana bu yetkiyi veremezdik. Bundan sonra da Başkanın
bizi manşetten suçlamalarına aldırmayacağız ve aynı ilkelerle hareket etmeye
devam edeceğiz.

            Bir diğer,
‘hayır’ dediğimiz madde ise, Tahıl Dükkanları’nın yerine yapılacak otopark için
4 milyon TL (eski parayla 4 trilyon) borçlanma yetkisiyle ilgiliydi. Şimdi burada
ilk karşı olduğumuz Karacabey’ in 10 yıl vadeli faizli krediyle
borçlandırılmasıdır. Yani bu ne demek; Karacabey Belediyesi bir otoparkı bile
faizle borç almadan yapamayacak hale gelmiştir. Ve kendinden sonra gelecek iki
döneme de yansıyacak şekilde borçlanılacak. 
Hani Belediye’nin parası vardı. İkincisi ortada doğru dürüst bir
projenin de olmamasıdır. Ne yapılacağı belli değil. Her kim ne dese başkan,
‘Olabilir’ diyor. Hani Başkan seçimden sonraki toplantıda bizden 15 milyon TL
(eski parayla 15 trilyon) borçlanma yetkisi istediğinde, ‘Projeleri görelim’
dedik. Bize, ‘Proje hazırlamaya ne var, bir haftalık iş’ demiştiniz, 8 ay geçti
yine proje yok. Kusura bakma Başkan, daha 8-9 yıl önce yapılmış Hükümetin
arkasındaki otoparkı, ‘Kullanışsız’ diye yıkacağını söyleyen sen değil misin?
Biz de oraya ne yapılacağı tam olarak bilmeden ve projesi hazırlanmadan,
Komisyonda veya Mecliste enine boyuna görüşmeden Karacabeyliler adına 10
yıllığına faizli borçlanmana ‘Evet’ diyemezdik. Sizden sonra gelecek Belediye yönetimi,
burayı ‘Kullanışsız’ diye yıkmaya uğraşacak, bir sürü hafriyat gibi gereksiz
masraflar olacak.

            Hem fakir
fukarayı sevmek, onun paralarıyla yaptığın kaldırımlarda bir yıl bile geçmeden
birkaç fakir fukarayı birden yutacak deliklerin oluşmasıyla da olmaz Sayın Koç.
Fakir fukarayı sevmek vatandaşın zorunlu olarak kullanmak zorunda olduğu suya
Mayıs ayında yüzde 15, 8 ay sonra yine yüzde 10 zam yaparak mı oluyor acaba?
Bir de milletin damacana suyu içmeye mecbur bırakılmasına da ne demeli!

            Gelelim, ‘Evet’ dediğimiz maddelere.
Daha önce de belirttiğimiz gibi birinci maddenin geri çekilmesine ‘evet’ dedik.
Gölecik’ten Karacabey’e gelecek içme suyu isale hattının yenilenmesi maddesine
de ‘Evet’ dedik. Yani bir yerel medyada çarpıtıldığı gibi tüm projelere,
‘Hayır’ demedik.  Şirinevler sakinlerine
ve arkasındaki 65 konuta tapularını kazandıracak maddeye de ‘Evet’ dedik. Yani
son sözümüz şu; ‘Saadet Kervanı doğru bildiği yolda yürümeye devam edecektir.’”