Belediye’ye bakın!

Belediye’ye bakın!
*Sanayi Sitesi’ndeki işyerinde Belediye görevlilerince saldırıya uğrayan Başkan’ın eski Basın Danışmanı Sezgin Tanış tehditlerin devam ettiğini belirterek Cumhuriyet Savcılığı’na suç duyurusunda bulundu.
Karacabey Sanayi Sitesi’nde Hırdavat ve Boya Ticaretiyle uğraşan Belediye Başkanı Ergün Koç’un eski Basın Danışmanı Sezgin Tanış, iki ay önce işyerinde saldırıya uğradığını ve daha sonra kendisine yönelik tehditlerin giderek arttığını öne sürerek Cumhuriyet Savcılığı’na suç duyurusunda bulundu.
2004-2005 yılları arasında Karacabey Belediye Başkanı Ergün Koç’un Basın Danışmanlığını yapan Sezgin Tanış Cumhuriyet Savcılığına başvurarak işyerinde Belediye görevlilerince darp edilmesinden üzüntü duyduğunu ve saldırganlardan şikâyetçi olduğunu söyledi.
Karacabey Sanayi Sitesi’nde Hırdavat ve Boya Ticareti yaptığını belirten Sezgin Tanış, yaklaşık 2 ay kadar önce arkadaşları ile sohbet ederken iki kişinin saldırısına uğradığı sırada işyerinde önemli ölçüde hasar oluştuğuna dikkat çekti.
Belediye’nin çetecilik anlayışıyla idare edildiğini söyleyen Tanış, Karacabey Cumhuriyet Savcılığı’na sunduğu dilekçesinde şu görüşlere yer verdi: Arkadaşlarım M.A. ve N.U. ile birlikte işyerimde sohbet ediyordum. Akşam saat: 20.30 sıralarında Belediye Yazı İşleri Müdürü Talih Düzgören’in Koruması ile birlikte Belediye Zabıta Memuru aniden işyerimin kapısından içeri girdiler.
“Biz seni ne zamandır takip ediyorduk. Herhangi bir yerde denk getiremediğimiz için buraya geldik. Biz Belediye Başkanı’nın adamıyız. Biz Belediye Yazı İşleri Müdürü’nün adamıyız. Sen bizim başkanımızı nasıl eleştirirsin?. Sen bizim Yazı İşleri Müdürümüzü nasıl tenkit edersin” diyerek dükkânımın çam ve çerçevelerini yere indirmeye başladılar. Ne olduğunu anlayamadan üzerime saldırdılar. Kısa bir arbededen sonra yanımda bulunan arkadaşlarım darpçı şahısları sakinleştirdi. Şikâyetçi olmamam için aracılar koydular. Olay münferittir diyerek önce şikâyetçi olmadım. Ancak halen tehdit telefonları almaya devam ediyorum. Tehdit eden şahıslar Belediyenin telefonlarından bile arama cesaretini gösterebilmekteler. Suçlular hakkında gerekli kanuni kovuşturmanın yapılmasını ve mağduriyetimin önlenmesini istiyorum.”
Tanış, Belediye elemanlarınca yapılan baskın olayını anlatan dilekçeyi, Cumhurbaşkanı, Başbakan ve İçişleri Bakanı’na da gönderdi.
Sezgin Tanış’ın işyerindeki darp olayını değerlendiren vatandaşlar, “Belediye’nin ilk vukuatı değil, daha önce de bu tür olaylarla karşılaştık. Belediye görevlilerinin “Kurtlar Vadisi”ne benzeyen tavır ve baskınlarını artık herkes biliyor. Bunlara alıştık” şeklinde görüş belirttiler.
Çete mi kuruldu?
Bu tür saldırıların her zaman olabileceğini belirten Karacabey’in tanınmış esnafları’ndan Saat Tamircisi İsmail Aykal ise yaşadığı benzer bir olayı şu şekilde anlattı.
“Karacabey’de Ünbeyoğlu İşhanı’nda saat tamirciliği yapıyorum. 2006 yılı Eylül ayı idi. Özürlü aracımı işyerimin önüne parkettim. Belediye’nin park görevlileri elime makbuz tutuşturarak 1 YTL istediler. Oysa daha sabahleyin aynı görevlilere 1 YTL ödemiştim.
Belediye görevlileri kendilerine verilen talimatın dışına çıkamayacaklarını söylediler.
Bunun üzerine telefonla Belediyeyi arayarak yanlışlığı anlatmak istedim. Santral görevlisi, beni Karacabey Belediyesi Yazı İşleri Müdürü Talih Düzgören’e bağladı.
Haksız park ücreti uygulamasını kendisine de anlattım. “Biz Ergün Koç’a kaldırımlardan para toplaması için oy vermedik” dedim. Talih Düzgören bunun üzerine bana galiz küfürler etti. Ben de kendisine telefonda aynı düzeyde karşılık vermek zorunda kaldım.
Aynı gün akşamüzeri, Karacabey Belediye Başkanı Ergün Koç, Yazı İşleri Müdürü Talih Düzgören Korumayla birlikte tamirci dükkânımı bastılar. Bana ağza alınmayacak derecede ağır küfürler ve tehditler savurdular. Karacabey Belediye Başkanı Ergün Koç şahsımı tehdit ederek “Seni Karacabey’den sürerim. Bir daha bu İlçeye giremezsin” dedi. Belediye Başkanı Ergün Koç’un bu davranışlarından cesaret alan Yazı İşleri Müdürü Talih Düzgören de, “Özürlü olmasaydın şimdi senin ayaklarına sıkmıştım” dedi. Bunun üzerine koltuk değneklerimi bırakıp ayağa kalktım. Oldukça öfkelenmiştim: “Karşınızda özürlü biri değil, sağlam bir Türk vatandaşı olarak duruyorum. Ne yapacaksanız yapın. Elinizden geleni esirgemeyin. Kurşun sıkacaksanız ayaklarıma değil her yerime sıkın” dedim.
Bunun üzerine küfür, tehdit ve hakaretlerini sürdürerek işyerimden çıkıp gittiler. Onları Allah’a havale ettim.”
Efendiliği ile tanınan yılların esnafı İsmail Aykal’ın başına gelen benzer olaylara her tarafta rastlanmaya başlanması ilçede büyük bir tedirginlik yaratırken, vatandaşların eleştiri okları Belediye’yi hedef haline getirdi.
Terör esiyor…
Gazeteler Başbayii Selahattin Gençoğlu’ndan her sabah gazete aldıran Belediye ücret ödemeyince sıkıntı yaratıyor.
Gençoğlu biriken gazete ücretini isteyince, Cumhuriyet Alanı’ndaki büfesi dağıtılıyor…
İmren Köftecisi alacağını isteyince, işyerine gelen Belediye elemanlarının Serkan Tarlı’ya gözdağı vermesi bardağı iyice taşırıyor…
Levent Özgül, Başkan’ın yanlış bulduğu uygulamalarını eleştirdi diye, Belediye elemanlarınca sokak ortasında tartaklanıyor…
Belediye’deki çarpık işleyişlere büyük tepki gösteren vatandaşlar “İlçemizde huzur kalmadı. Herkes diken üstünde, ellerimiz kırılsaydı da Ergün Koç’a oy vermeseydik. Belediye iyice laçkalaştı” diye yakınıyor.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.